[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Tıp Dergisi
2007, Cilt 12, Sayı 1, Sayfa(lar) 009-012
[ English ] [ Tam Metin ] [ PDF ]
Periferik Arter Anevrizmaları (Fırat Deneyimi)
Ayhan UYSAL, Oktay BURMA
Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı, ELAZIĞ

Amaç: Periferik arter anevrizmalarına gerek arteriyoskleroz insidansında artış, gerekse tanı ve tedavi amaçlı invaziv metodların yaygın kullanımı nedeniyle sıklıkla rastlanılmaktadır. Bu çalışmamızın amacı kliniğimizde periferik arter anevrizması nedeniyle opere edilen olguların preoperatif özelliklerini, cerrahi tedavi sonuçlarını retrospektif olarak değerlendirmektir.

Gereç ve Yöntem: Kliniğimizde 1994-2004 yılları arasında periferik arter anevrizma saptanan 23 olgu retrospektif olarak incelendi.

Bulgular: Akut ve kronik olmak üzere toplam 12 (%52.1) olguda ekstremite iskemisi mevcuttu. Gerçek anevrizma 12 (%52.2) (3 olguda birden fazla anevrizma), psödo-anevrizma ise 11 (%47.8) olguda tesbit edildi. Etiyolojide gerçek anevrizmalarda en sık olarak arteriyoskleroz, psödoanevrizmalarda ise iyatrojenik nedenler saptandı. Toplam 26 anevrizmanın en sık yerleşim bölgeleri femoral ve popliteal arterler olup en sık uygulanan cerrahi yöntemin anevrizmektomi ile birlikte safen ven veya vasküler greft ile interpozisyon olduğu saptandı.

Sonuç: Toplam 3 (%13) olguda amputasyon (2 alt ekstremite parmak ve 1 diz üstü) gerekti. Bir hastamız ise postoperatif akciğer ödemi sonucu kaybedildi. Komplikasyon gelişimi, yapılacak müdahalelerin başarı şansını azaltacağı için asemptomatik bile olsa periferik anevrizmalar mutlaka cerrahi olarak tedavi edilmelidir kanaatindeyiz. ©2007, Fırat Üniversitesi, Tıp Fakültesi


[ English ] [ Tam Metin ] [ PDF ]
[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]