[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Tıp Dergisi
2011, Cilt 16, Sayı 1, Sayfa(lar) 015-018
[ English ] [ Tam Metin ] [ PDF ]
Akciğer Rezeksiyonunun Kardiyak Fonksiyonlara Etkisinin Ekokardiyografik Olarak Araştırılması
İbrahim Ethem ÖZSOY1, Akın Eraslan BALCI2, Yılmaz ÖZBAY3
1Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Göğüs Cerrahisi, ŞANLIURFA, Türkiye
2Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi, Göğüs Cerrahisi, ELAZIĞ, Türkiye
3Elazığ Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Kardiyoloji, ELAZIĞ, Türkiye

Amaç: Lobektomi ve pnömonektomi gibi majör akciğer rezeksiyonlarının kalp üzerine yarattığı etkiler ekokardiyografi kullanılarak gösterilmeye çalışılmıştır.

Gereç ve Yöntemler: Göğüs Cerrahisi kliniğimizde çeşitli nedenlerle akciğer rezeksiyonu uygulanan 16 olgu çalışmaya alındı. Hastalar lobektomi ve pnömonektomi adlı 2 gruba ayrıldı. Her hastanın preoperatif dönemde ve postoperatif altıncı ayda arter kan gazı, solunum fonksiyon testi ve ekokardiyografik incelemeleri yapıldı.

Bulgular: Her iki grupta da operasyon sonrası FEV1 ve FVC değerlerinde anlamlı düşme saptandı (p<0.05). Fakat gruplardaki operasyon öncesi ve sonrası pCO2 ve pO2 değerleri arasında anlamlı fark yoktu (p>0.05). Lobektomi grubunda; operasyonun hem sol, hem de sağ kalp fonksiyon ve basınçlarında istatistiksel olarak anlamlı bir değişiklik yapmadığı saptandı (p>0.05). Pnömonektomi grubundaysa; pulmoner arter basıncı (operasyon öncesi 27.80±11.10, operasyon sonrası 33.20±8.10, p=0.011), sağ ventrikül çapı (operasyon öncesi 22.40±0.78, operasyon sonrası 24.50±1.81, p=0.011) ve triküspit kapak velositesi (operasyon öncesi 2.08±0.57, operasyon sonrası 2.37±0.42, p=0.010) altıncı ayın sonunda istatistiksel olarak anlamlı bir yüksekliğe ulaşırken, sol kalp ölçümlerinde değişiklik izlenmedi (p>0.05).

Sonuç: Ekokardiyografi kardiyak fonksiyonların değerlendirilmesinde kullanılabilen kalp kateterizasyonu ve radyonüklid ventrikülografiye göre daha pratik, ucuz ve invaziv olmayan bir yöntemdir. Pnömonektomi sonrası sağ ventrikül modifikasyonlarının belirgin olması, mümkün olduğu kadar pnömonektomiden kaçınmamız gerektiğini ortaya koymuştur.


[ English ] [ Tam Metin ] [ PDF ]
[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]