[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Tıp Dergisi
2020, Cilt 25, Sayı 4, Sayfa(lar) 195-202
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
Emziren Annelerin İlk 6 Ay Sadece Anne Sütü Verme Oranları ve Etkileyen Faktörlerin Araştırılması
Burkay YAKAR1, Aslı AZAKOĞLU KARACA2, Özlem TANRIÖVER3
1Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği Anabilim Dalı, Elazığ, Türkiye
2Sağlık Bakanlığı, Aile Hekimliği, Antalya, Türkiye
3Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği Anabilim Dalı, İstanbul, Türkiye
Anahtar Kelimeler: Sadece Anne Sütü, Prevalans, Ek Gıda, Emzirme, Exclusive Breastfeeding, Prevalence, Supplementary Food, Breastfeeding
Özet
Amaç: Bu çalışmanın amacı, annelerin bebeklerine, ilk altı ay sadece anne sütü verme oranlarını ve emzirmelerini engelleyecek faktörleri araştırmaktır.

Gereç ve Yöntem: Kesitsel tipte tasarlanan çalışma, Ocak-Haziran 2019 tarihleri arasında, 6 ay - 2 yaş arasında bebeği olan 108 katılımcı ile yürütülmüştür. Veriler 3 bölüm ve 24 sorudan oluşan anket formu ile elde edilmiştir. Sadece anne sütü ile beslenen ve ilk 6 ay boyunca ilaç, vitamin veya mineral damlası hariç ek yiyecek, su veya diğer sıvıları almayan bebek, sadece anne sütü ile beslenme olarak tanımlanmıştır. Çalışmada elde edilen sürekli verilerde ikili grupların değerlendirilmesinde bağımsız gruplarda t testi (Student t test) kullanılmıştır. Kategorik veriler ki-kare testi ile karşılaştırılmıştır. Anlamlılık düzeyi p <0.05 olarak belirlenmiştir.

Bulgular: Sadece anne sütü ile beslenme oranı %33,3 bulunmuştur. Annenin eğitim düzeyi, yaşı, çalışma durumu, sezaryen ile doğum, emzirme eğitimi alma, emzirmeye erken başlama ve emzikbiberon kullanımı, ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenmeye etki eden faktörlerdir. Annelerin 6 aydan önce ek gıdaya başlamalarının en sık nedeni ise anne sütünün yetersiz olduğu düşüncesidir.

Sonuç: İlk 6 ay sadece anne sütü ile beslenme oranları yetersiz bulunmuştur. Sadece anne sütü ile beslenmeyi etkileyen birçok faktör mevcuttur ve istenilen emzirme oranlarına ulaşabilmemiz için bu faktörler ile mücadele edilmelidir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Anne sütü, yenidoğanın optimum büyüme ve gelişmesi için gerekli olan tüm sıvı, enerji ve besin öğelerini içeren, biyoyararlılığı yüksek, sindirimi kolay doğal bir besindir 1. Bebek beslenmesi ile ilgili tarihsel uygulamalara baktığımızda da, tarihten günümüze en önemli besinin anne sütü olduğu görülmektedir 1. Anne sütünü, bebeklere en sağlıklı şekilde ulaştırmak ise yalnızca annenin bebeğini emzirmesi ile mümkündür. Anne sütü ve bebek beslenmesi, çocuk sağlığını etkilediği gibi anne ve toplum sağlığı üzerinde de etkisi vardır 2.

    Emzirme ve anne sütü ile beslenmenin bebek, anne ve topluma nutrisyonel, immünolojik, gelişimsel, sosyal ve ekonomik birçok yararı nedeni ile Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenmeyi ve emzirmenin 2 yaşına kadar devam ettirilmesini önermiştir 3,4. Yapılan çalışmalarda, ilk altı ay sadece anne sütü ile beslenmenin tüm beş yaş altı çocuk ölümlerini %13 azalttığı ve çocuk ölümlerini azaltmada anne sütünün tek başına etkili bir yöntem olduğu bildirilmiştir 5,6. Ancak tüm uyarılara rağmen sadece anne sütü alma ve iki yaşına kadar anne sütüne devam etme oranlarının beklenenden düşük olduğu görülmüştür 7. Gelişmekte olan ülkelerde ilk altı ay sadece anne sütü alım oranları %39’larda iken 20 ila 23. aya kadar anne sütü alım oranları ise %58 olarak bildirilmiştir. Altı aydan küçük bebeklerin sadece anne sütü alım oranları; İngiltere’de %1, Azerbaycan’da %12, Amerika’da %16,4, Afganistan’da %16, Pakistan’da %53, Çin’de %51, Mısır’da %53, Güney Afrika’da %30 olarak rapor edilmiştir 7-9.

    Ülkemizde 1991 yılından itibaren anne sütü ile beslenmenin özendirilmesi için Sağlık Bakanlığı tarafından “Anne sütünün teşviki ve bebek dostu hastaneler programı” başlatılmıştır. Uygulanan programa rağmen 2013 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması (TNSA) verilerine göre bebeklerin sadece anne sütü ile beslenme oranı ilk iki ayda %57,9 olarak bildirilmiştir. Bu oran çocuğun yaşı ile birlikte hızla azalmakta, 2-3 aylık bebeklerde %35,4’e, 4-5 aylık bebeklerde ise %9,5’e kadar gerilemektedir 10. Tüm uyarılara rağmen yeterli düzeyde anne sütü alımı ve emzirmenin önünde ki engellere baktığımızda; annenin düşük eğitim düzeyi, çalışıyor olması, emzirmeye geç başlaması, emzirme konusunda yeterince bilgilendirilmemesi, emzirmeye başlanırken annelere sağlık personeli tarafından destek olunmaması ya da yetersiz destek olunması, aile içi desteğin yetersizliği, ek gıdalara erken ya da geç başlanması, anne sütü ile beslemeye başlamadan önce ilk besin olarak su veya şekerli su verilmesi, biberon ve emzik kullanılması gibi faktörlerin etkili olduğu gösterilmiştir 7,12,13.

    Sonuç olarak; anne sütü bebeğin sağlığı ve gelişimi için önemli bir rol oynamaktadır. Emzirmeyi engelleyecek faktörleri tespit edip çözüm aramak; anne sütünü bebeğe daha uzun ve etkin bir sürede vermeyi sağlayacaktır. Bu çalışma ile ilk altı ay sadece anne sütü verme oranlarını ve emzirmeyi engelleyecek faktörleri saptamak amaçlanmıştır. Araştırmamızdan elde edilen verilerin özellikle emzirme danışmalığı yapan hekim ve hemşirelerin uygulamalarına katkı sağlayabileceği kanaatindeyiz.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Materyal ve Metot
    Kesitsel tipte tasarlanan çalışma, Ocak - Haziran 2019 tarihleri arasında aile sağlığı merkezinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmamızın evrenini aile sağlığı merkezine kayıtlı 6 ay ila 2 yaş arasında bebek sahibi olan anneler oluşturmuştur. Çalışmanın planlandığı tarihte 6 ay ile 2 yaş arası çocuğu olan anne sayısı yani evrenin büyüklüğü 135 kişi idi. Çalışmanın yürütüldüğü 6 aylık dönemde tüm evrene ulaşılmıştır. Çalışma popülasyonu akış şeması tablo 1’de sunulmuştur.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 1: Katılımcı akış şeması.

    Çalışmanın yapıldığı tarihler arasında aile sağlığı merkezine başvuran ve çalışma kriterlerini karşılayan tüm anneler çalışmaya dahil edilmiştir. Çalışmamızın dahil edilme kriterleri; 18 yaş üzerinde olma, 6 ay ile 2 yaş arasında bebeği olma, aile sağlığı merkezimize kayıtlı olma, çalışmaya katılmaya gönüllü olma ve veri elde etmeye engel fiziksel veya ruhsal problemi olmama olarak belirlenmiştir. Annenin emzirmeye engel hastalığı olması, bebeğin anne sütü almaya engel hastalık durumu ve hekim tarafından anne veya bebek kaynaklı emzirmeme önerilen katılımcılar çalışmaya dahil edilmemiştir. Araştırma Fırat Üniversitesi girişimsel olmayan araştırmalar etik kurulu başkanlığı tarafından onaylanmıştır (11.10.2018: 16/09).

    Veri toplama araçları
    Araştırma verileri literatür taraması yapılarak hazırlanan yapılandırılmış anket formu ile elde edilmiştir. Araştırma da kullanılan anket formu 3 bölüm ve toplam 24 sorudan oluşmuştur. Anket formunun ilk 9 sorudan oluşan bölümünde katılımcıların sosyodemografik özellikleri sorgulanmıştır. Anket formunun ikinci bölümünde 5 soru ile katılımcıların emzirme ile ilgili özellikleri (emzirme durumu ve sıklığı, doğum şekli ve yeri, emzirmeye ne kadar devam etmeyi düşündüğü vb) sorgulanmıştır. Anket formunun 10 sorudan oluşan üçüncü bölümünde katılımcıların ilk 6 ay sadece anne sütü kullanım durumu ve etkileyen faktörler sorgulanmıştır. Araştırmamızın temel verisi olan ilk 6 ay sadece anne sütü kullanımı; bebeğin doğumdan 6.aya kadar sadece anne sütü ile beslenmesi, ilaç, vitamin ve mineral hariç, su dahil hiçbir katı ve sıvı gıda verilmemesi olarak tanımlanmıştır. Anket formları doldurulmadan önce tüm katılımcılara sadece anne sütü ile beslenmenin tanımı yapılarak katılımcıların bilgilendirilmesi sağlanmıştır.

    Anket formları aile sağlığı merkezinde hasta mahremiyeti göz önüne alınarak, sessiz ve sakin bir odada araştırmacı tarafından katılımcı ile yüz yüze görüşülerek doldurulmuştur. Anket formları uygulanmadan önce katılımcılara araştırma hakkında bilgilendirme yapılmıştır ve Helsinki Bildirgesi'ne uygun olarak çalışmaya katılan tüm katılımcılardan yazılı ve sözlü onamları alındıktan sonra anket formları uygulanmıştır.

    Verilerin analizi
    Araştırma sonunda elde edilen veriler Statistical Package for the Social Sciences (SPSS) versiyon 22.0 istatistik paket programına kaydedilmiştir. Verilerin hata kontrolleri, analizleri ve tabloları aynı programda yapılmıştır. Verilerin normal dağılım gösterip göstermediği Shapiro-Wilk testi ile incelenmiştir. Verilerin tanımlayıcı istatistikleri, sürekli verilerde normal dağılım gösteren değişkenler için ortalama ± standart sapma olarak, kategorik değişkenler için yüzde, frekans [% (n)] olarak belirtilmiştir. Normal dağılan sürekli verilerde ikili grupların değerlendirilmesinde bağımsız gruplarda t testi (Student t test) kullanılmıştır. Kategorik veriler ki-kare testi ile karşılaştırılmıştır. Anlamlılık düzeyi p <0.05 olarak belirlenmiştir. İstatistiksel olarak anlamlı bulunan anlamlılık değerleri tablolar içinde koyu renkle belirtilmiştir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Bulgular
    Çalışmaya dahil edilen 108 katılımcının yaş ortalaması 30,12±5,73 idi. Gebelikte sigara içme oranı %8,3 (n =9), katılımcıların sezaryen doğum oranları ise %63,9 (n =69) idi. Katılımcıların sosyodemografik özellikleri tablo 2’de sunulmuştur.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 2: Katılımcıların sosyodemografik özellikleri.

    Katılımcıların %74,1’i (n =80) halen bebeğini emzirdiğini beyan etti. Annelerin %51,9’u (n =56) emzirme eğitimi almadığını bildirmiştir. Sadece anne sütü ile beslenme durumunu sorguladığımızda bebeklerin %89,3’ü (n =97) ilk bir aylık dönemde sadece anne sütü ile beslenirken bu oranın aylar ilerledikçe azaldığı, ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenme oranının %33,3 (n =36) olduğu saptanmıştır (Tablo 3).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 3: Emzirme ve ilk 6 ay bebeklerin beslenme özellikleri.

    Annenin eğitim düzeyi lise ve üzeri olanlarda (p =0,001), gelir düzeyi yüksek olanlarda (p =0,024), sezeryan ile doğum yapanlarda (p =0,034), emzirme eğitimi alan annelerde (p =0,006), ilk bir saat içinde anne sütü alan bebeklerde (p =0,042), ilk 6 ay biberon ve emzik kullanmayan bebeklerde (p <0,001) ilk 6 ay sadece anne sütü alım oranı istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek saptanmıştır. Dikkat çeken bir bulgu ise çalışan annelerin bebeklerinin ilk 6 ay sadece anne sütü alma oranlarının yüksek saptanması idi (p <0,001) (Tablo 4).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 4: İlk 6 ay sadece anne sütü verilmesine etkileyen faktörler.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    Emzirme ve anne sütü ile beslenmenin bebek, anne ve topluma nutrisyonel, immünolojik, gelişimsel, sosyal ve ekonomik birçok yararı nedeni ile Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenmeyi ve emzirmenin 2 yaşına kadar devam ettirilmesini önermiştir. Bu bağlamda bebeklerin ilk 6 ayda sadece anne sütü alma oranlarını ve etkileyen faktörleri araştırdığımız çalışmamızda bebeklerin ilk 6 ay sadece anne sütü alma oranları %33,3 saptandı. Türkiye’de yapılan araştırmalarda ilk 6 ay sadece anne sütü alma oranları sırasıyla %37,0 13, %22,4 (14), %9,0 15 olarak bildirilmiştir. Ülkemizin genelinin yansıtıldığı TNSA verilerine göre ise 2008 yılında %42 olan sadece anne sütü alma oranları, 2013 verilerinde %30 olarak bildirilmiştir 10. Yurt dışında yapılan çalışmalarda ise ilk 6 ay sadece anne sütü alma oranları ise Sri Lanka’da %50,8, Etihopya’da %52, Amerika’da ise %25,4 olarak bildirilmiştir 16-18.

    Literatürde ilk 6 ay sadece anne sütü alma oranlarının çok değişkenlik gösterdiği ve bunun en önemli nedeninin ise sadece anne sütü alma kriterlerinin çalışmalar arasında farklılık gösterdiği için kaynaklanabileceği bildirilmiştir. Araştırmamızda sadece anne sütü alma durumunu sorgular iken su dahil hiçbir katı ve sıvı alınmamasına dikkat ettik. Elde etiğimiz veriler ülkemizde yapılan yakın dönemli çalışmaların verileri ile benzerlik göstermiştir. Dünya sağlık örgütünün ilk 6 ay sadece anne sütü kullanımı yönünde ki tavsiyelerine rağmen elde ettiğimiz %33,3’lük sadece anne sütü alma oranının yetersiz olduğu düşünülmüştür. Tüm uyarı ve tavsiyelere rağmen 6 aydan önce bebeklerin büyük bir kısmına ek gıda başlandığı saptanmıştır.

    Bebeklerin ilk 6 ay sadece anne sütü almalarını sağlayabilmemiz için sadece anne sütü ile beslenmenin önünde ki engelleri saptamak ve gerekli tedbirleri almak gerekmektedir. Bu bağlamda sadece anne sütü alma üzerine etki eden faktörleri incelediğimizde eğitim düzeyi yüksek olanlarda ve emzirme eğitimi verilen annelerin bebeklerinde sadece anne sütü alma oranlarının istatistiksel olarak yüksek olduğu saptanmıştır. Türkiye’de yapılan iki ayrı çalışmada lise ve üzeri eğitim düzeyi ve emzirme eğitimi alma durumunun sadece anne sütü alma oranını arttırdığı bildirilmiştir 13,15. Yurt dışında yapılan çalışmalarda da benzer şekilde hem annenin eğitim düzeyinin hem de alınan emzirme eğitiminin sadece anne sütü alma oranlarını arttırdığı bildirilmiştir 19,20. Elde ettiğimiz veriler literatür ile uyumlu bulunmuştur ve eğitim ve bilgi düzeyinin sadece anne sütü alma oranları üzerinde olumlu etkisi olduğu düşünülmüştür. Araştırmamızda katılımcıların %25,9’u emzirme eğitimi almadığını bildirmiştir. Eğitim ve bilgi düzeyinin sadece anne sütü alma üzerine etkisi düşünüldüğünde başta aile hekimleri olmak üzere gebe takip ve izlemi yapan tüm sağlık çalışanlarının anneleri emzirme konusunda bilgilendirmesi ve tüm annelere emzirme eğitimi verilmesi gerektiği kanaatindeyiz.

    Araştırmamızda ilk 6 ay sadece anne sütü alma durumu annenin yaşı ile ilişkili bulunmuştur. Annelerin yaşı arttıkça sadece anne sütü ile beslenme durumunda artış saptanmıştır. Literatürde genel olarak anne yaşı artıkça anne sütü ile beslenme süresi ve sadece anne sütü alma oranının arttığı bildirilmiştir. Literatürde ki genel kanı anne yaşı artıkça bilgi düzeyi ve tecrübenin arttığı bunun da emzirme üzerinde olumlu etkisi olduğu yönündedir. Türkiye’de Çalık ve ark. 15 yürüttüğü çalışmada da, verilerimize benzer şekilde 30 yaş üzeri annelerin bebeklerini daha uzun süre emzirdikleri ve sadece anne sütü alma oranlarının yüksek olduğu bildirilmiştir. Eğitim düzeyinin ve alınan emzirme eğitiminin anne sütü ile beslenme üzerinde ki olumlu etkisi göz önüne alındığında anne yaşı arttıkça bilgi ve tecrübe artışına bağlı olarak anne sütü alma oranlarının artışının beklenen bir bulgu olduğu düşünülmüştür.

    Araştırmamızda sadece anne sütü alma oranlarına etki eden bir diğer faktör ise hane geliri idi. Hane geliri yükseldikçe sadece anne sütü alma oranları da artış göstermiştir. Sonko ve ark. 19 yaptığı araştırmada gelir düzeyi artışının sadece anne sütü alma oranlarını arttırdığı bildirilmiştir. Sonko ve ark. 19 gelir düzeyi artışının sağlık hizmetlerinden yararlanmayı arttırdığı böylece sadece anne sütü alma oranlarını arttırdığını bildirmiştir. Betrini ve ark. 24 gelir düzeyi yüksek olan ailelerde çocuk sayısının az olması, eğitim düzeyinin yüksek olması ve çocuğa daha fazla zaman ayırma gibi faktörlerin sadece anne sütü alma oranlarını arttırdığını bildirmiştir. Ülkemizde Yüzügüllü ve ark. 13 yaptığı araştırmada gelir düzeyi yüksek olanlarda sadece anne sütü alma oranlarının arttığı bildirilmişken, Çalık ve ark. 15 yaptığı araştırmada ise gelir durumunun sadece anne sütü alma durumuna istatistiksel olarak etkisi olmadığı vurgulanmıştır. Ülkemizde birinci basamak sağlık hizmetleri ücretsiz olarak sunulmaktadır ve Sonko ve ark. 19 gelir düzeyi arttıkça sağlık hizmetinden faydalanmanın artması dolayıyla sadece anne sütü alma oranlarının arttığı yönünde ki hipotezinin ülkemiz için geçerli olmadığı, ülkemiz için gelir düzeyi ile sadece anne sütü alma oranları arasında ki ilişki net olarak açıklanamadığı ve konunun daha geniş toplum tabanlı araştırmalar ile incelenmesi gerektiği düşünülmüştür.

    Ülkemizde sezaryen ile doğum oranları yüksek seviyelerdedir. Araştırmamızda sezaryen ile doğum oranının %63,9 olduğu ve sezaryen ile doğum yapanlarda sadece anne sütü alma oranlarının daha yüksek olduğu saptanmıştır. Türkiye’de yapılan iki ayrı çalışmada doğum şekli ile sadece anne sütü alma arasında ilişkiye rastlanmadığı bildirilmiştir 13,15. Chen ve ark. 25 yaptığı prospektif kohort çalışmasında ise sezaryen ile doğumun sadece anne sütü alma oranlarını azalttığı bildirilmiştir. Sezaryen sonrası dönemde ağrı olması, anestezik maddelerin etkisi, cerrahi komplikasyonlardan dolayı doğumda anne sütü verme oranlarının düştüğü ve mama ile beslenmenin arttığı bilinmektedir bu bağlamda sezaryen doğumun anne sütü ile beslenme üzerinde ki olumsuz etkisi göz ardı edilemez. Araştırmamızda sezaryen ile doğum yapanlarda sadece anne sütü alma oranlarının yüksek saptanması beklenmeyen bir bulgudur. Ülkemizde yapılan araştırmalar ve elde ettiğimiz veriler ile sezaryen ile sadece anne sütü alma arasında ki ilişki açıklanamamıştır. Katılımcıların büyük kısmının sezaryen ile doğum yapması ve çalışma popülasyonunun sezaryen doğum oranının beklenenin de üzerinde çıkması beklenmeyen bir bulgu ile karşılaşmamızın nedeni olabilir. Ülkemizde sezaryen doğum ile sadece anne sütü ile beslenme ile ilgili yeterince araştırma olmadığı görülmüştür. İleride yapılacak araştırmalarda sadece anne sütü ile beslenmeye etki eden diğer faktörlere dikkat edilerek sezaryen doğum ile sadece anne sütü arasında ki ilişkinin araştırılması gerektiği düşünülmüştür.

    Araştırmamızda doğum sonrası anne sütü verilme zamanı kısaldıkça sadece anne sütü ile beslenme oranlarının arttığı saptanmıştır. Yurt dışında yapılan iki ayrı çalışmada da elde ettiğimiz veriler ile benzer şekilde doğum sonrası ilk yarım saat veya ilk bir saatte emzirmeye başlanmasının sadece anne sütü alma oranlarını arttırdığı bildirilmiştir 16,19. Literatürde de anne ile bebeğin olabildiğince erken bir araya gelmesi, erken emzirmenin süt salgısını arttırdığı ve anne sütü ile beslenmeyi arttırıcı etkisi olduğu bildirilmiştir 26. Erken anne sütü ile ilgili araştırmalarda erken emzirmenin sağlık çalışanlarının desteğinin de bir göstergesi olduğu, erken emzirmeye teşvik edilen annelerin daha iyi bir emzirme eğitimi ve desteği aldığı dolayısıyla emzirme üzerine olumlu etkisinin olduğu bildirilmiştir 27,28. Literatür verilerine ek olarak elde ettiğimiz veriler ışığında özellikle doğumda görevli sağlık çalışanlarının anne ile bebeği doğum sonrası en kısa sürede bir araya getirmeleri, özellikle doğum sonrası ilk yarım saatte annenin bebeğini emzirmesini sağlamaları sadece anne sütü ile beslenme sürelerinin uzatılmasına katkı sağlayabilir.

    Araştırmamızda sadece anne sütü alma üzerine etki eden bir diğer faktör ise 6 aydan önce biberon ve emzik kullanma durumu idi. Biberon ve emzik kullanan bebeklerin ilk 6 ay sadece anne sütü alma oranları daha düşük bulundu. Ülkemizde Çalık ve ark. 15 yaptığı araştırmada da benzer şekilde biberon ve emzik kullanımının anne sütü alımı üzerinde olumsuz etkiye yol açtığı bildirilmiştir. Yurt dışında yapılan iki farklı çalışmada da yine bulgularımıza benzer şekilde emzik ve biberon kullanımının anne sütü alımı üzerinde negatif etkisi olduğu bildirilmiştir 29,30. Yakın zamanda Batista ve ark. 29 tarafından emzik ve biberonun bebeklerin emme ve anne sütü alma durumlarına etkisini araştırdıkları çalışmalarında biberon ve emziğin özellikle bebeklerin emiş pozisyonunu olumsuz etkilemesi, etkin emmeyi ve annelerinin memesine olan tepkilerini azaltarak emme ve anne sütü alma üzerinde olumsuz etkiye sahip olduğunu bildirmişlerdir. Elde ettiğimiz veriler ve literatür verileri her ne kadar emzik ve biberonun anne sütü ve emme üzerinde olumsuz etkisi olduğunu gösterse de literatürde biberon ve emziğin mide motilitesini arttırdığı, emme performansını ve süresini arttırdığı ve tam oral beslenmeye geçiş süresini kısaltarak faydalı olduğunu öne süren görüşleri de göz ardı edemeyiz 31-33.

    Emzik ve biberonun emme üzerinde olumsuz etkisi yönünde ki veriler daha çok güncel araştırmalarda vurgulanmış iken emzik ve biberonun bazı olumlu etkilerinin olduğuna yönelik araştırmaların ise daha eski yıllarda yapıldığı görülmektedir. Emzik ve biberonun emme üzerinde ki etkisinin her iki hipotezde göz önüne alınarak güncel ve geniş çaplı araştırmalar ile ele alınması gerektiği düşünülmüştür.

    Araştırmamızda annenin çalışma durumu sorgulandı ve beklenmeyen bir veri olarak çalıştığını beyan eden annelerde ilk 6 ay sadece anne sütü alma oranları yüksek saptandı. Elde ettiğimiz veri literatür verileri ile ters ilişki göstermiştir. Literatür verilerinin tamamına yakınında çalışan annelerin bebeklerinin sadece anne sütü alma oranları düşük bulunmuştur 15,16,19,24. Ratnayake ve ark. 18 çalışan annelerin ilk 6 ay sadece anne sütü verememe durumunun çalışmayanlara göre 3 kat daha fazla olduğunu bildirmişlerdir. Annenin çalışma durumunda bebeğinden ayrılmak zorunda olması, bebeğine yeterince zaman ayıramaması gibi nedenlerden dolayı anne sütü verilemediği literatür verilerinde bildirilmiştir. Araştırmamızda çalışan annelerin ilk 6 ay çalışıp çalışmama durumları sorgulanmamıştır. Araştırmamıza katılan anneler bebeği 6 aylık ve üzeri olan anneler idi. Çalışmanın yapıldığı zaman diliminde annelerin işe başlamış olması, annelerin doğum sonrası ilk 6 aylık dönemde çalışıp çalışmama durumunu açıklayamamaktadır. Ülkemizde son yıllarda yapılan düzenlemeler ile emziren annelerin çalışma saatleri ve süt izni saatlerinde düzenlemeye gidilmesi, belli sayıda çalışanı olan iş yerlerinin kreş açma zorunluluğu, annelerin ücretsiz izin kullanma durumlarının kolaylaştırılması gibi faktörler çalışan annelerinde bebeklerini emzirmelerini ve daha fazla anne sütü vermelerine katkı sağlamış olabilir. İleride yapılacak araştırmalarda katılımcıların çalışma durumundan ziyade çalışma şartları, doğum sonrası işe başlama zamanı, izin süreleri gibi çalışan annelerin emzirme durumuna etki edecek faktörlerin sorgulanması gerektiği kanaatindeyiz. Çalışma durumu ile sadece anne sütü ile beslenme arasında ki ilişkiyi açıklayamamamız çalışmamızın kısıtlığı olduğu düşünülmüştür.

    Araştırmamızın odaklandığı temel konu ilk 6 ay bebeklerin sadece anne sütü alma durumlarıdır. Bu bağlamda katılımcıların 6 aydan önce ek gıda başlama nedenleri sorgulanmıştır. Katılımcıların 6. aydan önce ek gıda başlamalarının en önemli nedeninin anne sütünün yetersiz olduğu düşüncesinden kaynaklandığı saptanmıştır. Türkiye’de yapılan 3 farklı araştırmada 6. aydan önce ek gıdaya başlamanın en önemli nedeni olarak anne sütünün yetmemesi ve bebeğin emmeyi bırakması gösterilmiştir 15,34,35. Anne sütünün yetersiz olduğu algısının ilk 6 ay sadece anne sütü almanın önünde önemli bir engel olduğu gösterilmiştir. Sağlık çalışanlarının bu bulguya dikkat etmesi önerilebilir. Doğum öncesi ve doğum sonrası verilen emzirme eğitimi ve desteğinin her hasta doktor görüşmesinde ele alınmasını önermekteyiz. Annelere özellikle her bebek kontrolünde bebeğin büyüme ve gelişmesi hakkında bilgilendirme yapılması, anne sütünün yetersiz olduğunun nasıl anlaşılacağı, anne sütünün yetip yetmediğinin kararının hekim ile birlikte alınmasının daha sağlıklı olacağı yönünde ki telkinler ile annelerin anne sütünün yetmediği yönünde ki algıları değiştirilebilir. Tüm sağlık çalışanlarının her görüşmede anneyi anne sütü vermesi konusunda motive etmesi gerektiği kanaatindeyiz.

    Kısıtlılıklar
    Araştırmamızın ilk kısıtlılığı olarak kesitsel ve tek merkezli olması gösterilebilir. Çalışmadan elde edilen veriler annelerin beyanına dayanması da bir diğer kısıtlığımızdır. Annelerin çalışma durumları çalışma yapıldığı anda ki verileri yansıttığından ilk 6 aylık döneme ait çalışma durumunun sorgulanmaması, çalışma özelliklerinin sorgulanması çalışma durumu ile sadece anne sütü alma arasında ki ilişkiyi net olarak ortaya koyamamamıza sebep olmuştur. Tüm bu kısıtlılıklarımıza rağmen bebek ve anne sağlığı üzerinde olumlu etkiye sahip olan emzirme durumu ve anne sütü alma durumu hakkında ki güncel veriler elde etmemiz göz ardı edilemez. Her ne kadar anne sütünün faydalarına vurgu yapılsa da ilk 6 ay sadece anne sütü verilmesi, emzirmenin 2 yaşına kadar sürdürülmesi tavsiye edilmesine rağmen verilerimiz sadece anne sütü alma oranlarının halen yetersiz olduğunu ve yeni çalışmalar ihtiyaç olduğunu göstermesi açısından önemli olduğu kanaatindeyiz.

    Sonuç
    Tüm önerilere rağmen ilk 6 ay sadece anne sütü verme oranının %33,3 olduğu ve yetersiz olduğu düşünülmüştür. Annenin eğitim düzeyi, hane gelir düzeyi, annenin doğum şekli, emzirme eğitimi alma durumu, doğum sonrası ilk bir saatte annenin bebeğini emzirmesi, emzik ve biberon kullanımının ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenmeye etki eden faktörler olduğu saptanmıştır. Tüm sağlık çalışanlarının sadece anne sütü ile beslenmeye etki eden faktörleri dikkate alarak anneleri ilk 6 ay sadece anne sütü verme konusunda bilgilendirmeleri ve motive etmeleri gerektiği düşünülmüştür.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Samur G. Anne sütü. 1. Basım. Ankara: T.C. Sağlık Bakanlığı Temel Fiziksel Aktiviteler Daire Başkanlığı. Sağlık Bakanlığı Yayın No: 726. Klasmat Matbaacılık, 2008: 7-15.

    2) Coşkun T. Anne sütü ile beslenmenin yararları. Katkı Pediatri Dergisi 2003; 25: 199-200.

    3) American Academy of Pediatrics Work Group on Breastfeeding. Breastfeeding and the use of human milk. Pediatrics 1997; 100: 1035-9.

    4) Bağcı T. Bebek beslenmesi-anne sütü. In: Güler Ç, Akın L, editors: Halk Sağlığı Temel Bilgiler. Ankara: Hacettepe Üniversitesi Yayınları, 2006: 795-801.

    5) Bhandari N, Kabir, AK, Salam, MA. Main streaming nutrition in to maternal and child health programmes: Scalingup of exclusive breastfeeding. Matern Child Nutr 2008; 4: 5-23.

    6) Kondolot M, Yalçın S, Yurdakök K. Sadece anne sütü alım durumuna etki eden faktörler. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Dergisi 2009; 52: 122-7.

    7) Victora C, Bahl R, Barros A et al. Breastfeeding in the 21st Century: Epidemiology, mechanisms and lifelong effect. Lancet 2016; 30: 475-90.

    8) Irmak N. Anne sütünün önemi ve ilk 6 ay sadece anne sütü vermeyi etkileyen unsurlar. Jour Turk Fam Phy 2016; 07: 27-31.

    9) UNICEF. “Infant and young child feding. Percent of infants 0-5 months of age exclusively breastfed, by country and UNICEF region, 2018”. https://data.unicef.org/topic/nutrition/infant-and-young-child-feeding/ Erişim Tarihi: 01.08.2020

    10) Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması (TNSA) (2013), Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü, T.C. Kalkınma Bakanlığı ve TÜBİTAK, Ankara, Türkiye.

    11) İnanç BB. 15-49 yaş arası annelerin anne sütü ile ilgili uygulamaları ve etki eden faktörleri. Türkiye Aile Hekimliği Dergisi 2013; 17: 51-5.

    12) Gün İ, Yılmaz M, Şahin H ve ark. Kayseri Melikgazi eğitim ve araştırma bölgesinde 0-36 aylık çocuklarda anne sütü alma durumu. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Dergisi 2009; 52: 176-82.

    13) Yüzügüllü DA, Aytaç N, Akbaba M. Investigation of the factors affecting mother's exclusive breastfeeding for six months. Turk Pediatri Ars 2018; 53: 96-104.

    14) Yesildal N, Aytar G, Kocabay K, Mayda AS, Dagli SC, Bahcebasi T. Breastfeeding practices in Duzce, Turkey. J Hum Lact 2008; 24: 393-400.

    15) Çalık KY, Çetin FC, Erkaya R. Annelerin emzirme konusunda uygulamaları ve etkileyen faktörler. GÜSBD 2017; 6: 80-91.

    16) Ratnayake HE, Rowel D. Prevalence of exclusive breastfeeding and barriers for its continuation up to six months in Kandy district, Sri Lanka. Int Breastfeed J 2018; 13: 36.

    17) Central Statistical Agency [Ethiopia] and ICF International. 2012. Ethiopia Demographic and Health Survey 2011. Addis Ababa, Ethiopia and Calverton, Maryland, USA: Central Statistical Agency and ICF International. https://dhsprogram.com/pubs/pdf/FR255/FR255.pdf. Erişim Tarihi:10.01.2020

    18) Centers for disease control and prevention. Breastfeeding Report Card. United States/2013.https://www.cdc.gov/breastfeeding/pdf/2013breastfeedingreportcard.pdf. Erişim Tarihi: 10.01.2020

    19) Sonko A, Worku A. Prevalence and predictors of exclusive breastfeeding for the first six months of life among women in Halaba special woreda, Southern nations, nationalities and peoples' region / SNNPR / Ethiopia: A community based crosssectional study. Arch Public Health 2015; 73: 53.

    20) Agho KE, Dibley MJ, Odiase JI, Ogbonmwan SM. Determinants of exclusive breastfeeding in Nigeria. BMC Pregnancy Childbirth 2011; 11: 2.

    21) Gijsbers B, Mesters I, Knottnerus A, Van Schayck CP. Factors associated with the duratıon of exclusive breastfeeding in astmatic families. Health Educ Res 2008; 23: 158-69.

    22) Scott JA, Landers MC, Hughes RM, Binns CW. Factors associated with initiations and duratıon of breastfeeding. J Paediatr Child Health 2001; 37: 254-61.

    23) Scott JA, Aitkin I, Binns CW, Aroni RA. Factors associated with the duration breastfeeding amongst women in Perth,Australia. Acta Paediatr 1999; 88: 416-21.

    24) Bertini G1, Perugi S, Dani C, Pezzati M, Tronchin M, Rubaltelli FF. Maternal education and the incidence and duration of breast feeding: a prospective study. J Pediatr Gastroenterol Nutr 2003; 37: 447-52.

    25) Chen C, Yan Y, Gao X et al. Influences of cesarean delivery on breastfeeding practices and duration: A prospective cohort study. J Hum Lact 2018; 34: 526-34.

    26) Moore ER, Anderson GC, Bergman N, Dowswell T. Early skinto-skin contact for mothers and their healthy newborn infants. Cochrane Database Syst Rev 2012; 16: CD003519.

    27) Anderson GC, Moore E, Hepworth J, Bergman N. Early skin-to-skin contact for mothers and their healthy newborn infants. Cochrane Database Syst Rev 2003; 2: CD003519.

    28) Carfoot S, Williamson P, Dickson R. A randomised controlled trial in the north of England examining the effects of ski-to-skin care on breast feeding. Midwifery 2005; 21: 71-9.

    29) Batista CLC, Ribeiro VS, Nascimento MDDSB, Rodrigues VP. Association between pacifier use and bottlefeeding and unfavorable behaviors during breastfeeding. J Pediatr (Rio J) 2018; 94: 596-601.

    30) Howard CR, Howard FM, Lanphear B et al. Randomized clinical trial of pacifier use and bottle-feeding or cupfeeding and their effect on breastfeeding. Pediatrics 2003; 11: 511-8.

    31) Zhao CX, Yue XH, Lu H, Xue XD. Effects of nonnutritive sucking on gastric emptying and gastroesophageal reflux in premature infants. Zhonghua Er Ke Za Zhi 2004; 42: 772-6.

    32) Fucile S, Gisel E, Lau C. Oral stimulation accelerates the transition from tube to oral feeding in preterm infants. J Pediatr 2002; 141: 230-6.

    33) Scheel CE, Schanler RJ, Lau C. Does the choice of bottle nipple affect the oral feeding performance of very-low-birthweight (VLBW) infants? Acta Paediatr 2005; 94: 1266-72.

    34) Ünsal H, Atlıhan F, Özkan H, Targan S, Hassoy H. Toplumda anne sütü verme ve buna etki eden faktörler. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Dergisi 2005; 48: 226-33.

    35) Duran S, Duran R, Şahin EM, Dağdeviren N, Güzel A. Comparison of the knowledge and attitudes of midwives about breastfeeding with breastfeeding behaviors of the mothers they provide counseling. Trakya Univ Tıp Fak Derg 2010; 27: 11-7.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]