[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Tıp Dergisi
2023, Cilt 28, Sayı 1, Sayfa(lar) 068-071
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
Pediatrik Nadir Bir Olgu: Omental Enfarktüsün Neden Olduğu Sağ Üst Kadran Ağrısı
Onursal VARLIKLI1, Yusuf Atakan BALTRAK2, Ahmet Faruk ARMAN3
1Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi, Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Kocaeli, Türkiye
2Sağlık Bilimleri Üniversitesi Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çocuk Cerrahisi Kliniği, Kocaeli, Türkiye
3Sağlık Bilimleri Üniversitesi Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Patoloji Kliniği, Kocaeli, Türkiye
Anahtar Kelimeler: Çocuk, Omentum, Karın ağrısı, Tomografi, Ultrasonografi, Child, Omentum, Abdominal Pain, Tomography, Ultrasonography
Özet
Akut karın, birçoğu cerrahi müdahale gerektiren çok çeşitli etiyolojilerden kaynaklanır. Omental enfarktüs, apandisit, mezenterik lenfadenit, divertikülit ve kolesistiti taklit eden çocukluk çağında nadir ağrılı bir durumdur. Hastamız karın ağrısı iştahsızlık şikayeti ile hastaneye yatırıldı. Fizik muayenede epigastrik ve sağ üst abdominal ağrısı ve istemli defansı mevcuttu. Laboratuar çalışmalarında yüksek lökosit sayıları ve CRP mevcuttu. Utrasonografide inflamasyon ile uyumlu ekojenite artışı, Bilgisayarlı tomografide fokal enflamasyonla uyumlu yoğunluk artımı görüntülendi. Hastaya cerrahi uygulanarak parsiyel omentektomi uygulandı. Post operatif 4. gününde şifa ile taburcu edildi. Omental enfarktüs çocuklarda seyrek olarak değerlendirilir ve insidansı düşüktür. Akut batın ön tanısında dikkate alınmalıdır.
  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Olgu Sunusu
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Omental enfarktüs, çocuklarda nadir görülen ve yakın zamana kadar genellikle apandisit ön tanısı ile cerrahi sırasında teşhis edilen nadir bir durumdur 1. Büyük omentumun torsiyonu ya da spontan venöz tromboz nedeniyle kan beslemesindeki bir aksaklıktan kaynaklanır. Sağ epiploik damarlar daha çok tutulur, bu sağ taraftaki omental enfarktüslerin sıklığını açıklar 2. Son dönemlerde çocukluk obezitesinin artan prevalansıyla OI insidansı da artmaktadır. Klinik sıklıkla akut apandisiti taklit eder 1. Ayırıcı tanısında ultrasonografi ve bilgisayarlı tomografi önemli bir yere sahiptir.
  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Olgu Sunusu
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Olgu Sunusu
    Onbir yaşında erkek hasta iki günlük karın ağrısı şikayeti ile başvurdu. Kusması ishal ve kabızlık şikayeti yoktu. Daha öncesine ait ameliyat öyküsü yoktu. Fizik muayenesinde sağ üst kadranda hassasiyet ve defans ve ribount mevcuttu. Laboratuvar tetkiklerinde WBC: 11.800 10^3/μL %91.8 nötrofil hakimiyeti vardı. CRP 38,4 mg/L. Çekilen Abdominal Tomogrfisinde sağ paraumblikal mesafede mezenterik yağlı doku içerisinde fokal enflamasyonla uyumlu yoğunluk artımı mevcuttu (Şekil 1).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 1: Omental infartın tomografi görüntüsü.

    Ultrasonografisinde batın sağ üst kadranda mezenterik yağlı dokuda inflamasyon ile uyumlu ekojenite artışı izlendi. Hastanın ağrısı, defans ve ribout bulguları olması nedeniyle laparoskopik eksplorasyon planlandı. Pnömoperitoneum oluşturuldu ve teleskop kullanılarak karın boşluğunun genel muayenesi yapıldı. Sağ üst kadranda transvers kolon başlangıcına yakın, üstünü kaplayan ve batın ön duvarına yapışık yaklaşık 7 cm lik kitle imajı veren enflame omentum mevcuttu, torsiyon yoktu (Şekil 2).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 2: Omental infartın batın ön duvarına yapışma ve infarkt alanı.

    İnfarkt batın ön duvarından ayrıldı ancak kolona dens yapışıklıktan dolayı güvenli cerrahi amacıyla açık ameliyata geçildi. Omentum infaktı olan alan eksize edildi kolon salimdi. Apendiks normal görünümdeydi. Elektif apendektomi yapıldı. Postoperatif iyileşme süreci sorunsuzdu ve stabil durumda üçücü gün taburcu edildi.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Olgu Sunusu
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    Omental enfarktüs hem yetişkinlerde hem de çocuklarda nadir görülmekle birlikte özellikle obez çocuklarda akut batının nadir bir nedeni olarak göz önünde bulundurulmalıdır 2,3,4. Literatürde bildirilen az sayıdaki vaka nedeniyle pediatrik prevalansını doğru hesaplamak zor olsa da tüm vakaların %15'inden azı çocuklarda meydana gelir ve 4 yaşından önce ortaya çıkmaz 5,6. Literatürdeki ilk yayınlar daha çok olgu sunumu şeklinde iken son dönemlerdeki yayınlarda olgu sayısında belirgin artışlar dikkati çekmektedir. McCusker ve arkadaşları 6 10 yıllık tecrübelerinde 30 hastalık bir seri sunmuşlardır. Yine Giovanni Di Nardo ve arkadaşları 7 2020 yılında yayınladıkları makalede 199 akut apandisit şüphesi olan hastalara yapılan Ultrasonografik değerlendirmede %7 oranında Omental enfarktüs tespit etmişlerdir.

    Hastalığın etiyolojisi ve patogenezi tam olarak bilinmemektedir, Anormal pıhtılaşma profili, otoimmün hastalık, travma, obezite, aşırı yeme, sağ epiploik damarların anatomik yatkınlığı, vasküler anomaliler, venöz kan hücumu, öksürük veya intraabdominal obezitede görüldüğü gibi aşırı büyük, sarkık büyük omentum ile birlikte ani pozisyon değişiklikleri dahil olmak üzere birçok teori mevcuttur 3,8,9. Obezite genellikle 30 kg/m2'den büyük bir BMI olarak tanımlanır. BMI'leri 30 kg/m2'nin üzerinde olan çocukların ve adolesanların görülme sıklığı, son yirmi yılda iki katına çıkmıştır 10. Olgumuzun BMI’si 21.29 idi. Hastamız obezite sınırında olmaması diğer etiyoloji faktörlerin etkili olabileceğini düşündürmektedir.

    Klinik bulguları nonspesifiktir. Akut apandisit ile karışan sıklıkla sağ iliak fossada akut başlangıçlı ağrı en sık görülen bulgudur 2. Bizim hastamızda olduğu gibi sağ üst kadran ağrısı şeklinde de görülebilmektedir 4. Ayrıca, bazı durumlarda ribaund hassasiyeti gibi peritonal belirtilerle karşılaşılabilir. Bizim vakamızda da peritoneal yapışıklığa bağlı olarak muayene bulgusunda ribaunt mevcuttu. İlişkili semptomlar mide bulantısı, kusma ve bazen ateşi içerir ancak bizim hastamızda bu bulgular yoktu. Enflamatuvar belirteçler yüksekti. Ayırıcı tanıda; apandisit, mezenterik lenfadenit, divertikülit, renal kolik, özellikle sağ üst kadran ağrısında retroçekal apandisit, kolesistit, mide, duodenum, kolon perforasyonları düşünülebilir.

    Geçmişte omental enfarktüs tanısı sadece intraoperatif olarak konmuştur 11. Günümüzde teknolojinin ilerlemesi ile ultrasonografi ve bilgisayarlı tomografi gibi görüntüleme yöntemlerinin kullanılması ile tanı preoperatif olarak konulabilmektedir. Abdominal US, çocuklar için öncelikli tetkiktir ve literatürdeki duyarlılık %100’lere varmaktadır 6,12. Ultrasonografide peritona yapışık ve umbilikal bölgede veya anterolateral olarak kolonun sağ yarısında yer alan ovoid veya cake-like hiperekoik kitlenin belirlenmesi, omental enfarktüsü tanımlayıcı olarak kabul edilir 12. Bizim olgumuzda da ultrasonografik olarak mezenterik yağlı dokuda inflamasyon ile uyumlu ekojenite artışı olarak tarif edilmiştir. Yine Baldisserotto ve arkadaşları 12 gri skala ve renkli Doppler sonografide patoloji bulguları uyum gösteren kitle içinde az sayıda damar ve periferik alanda hiperemi ile zayıf tanımlanmış nodüler veya lineer hipoekoik alanlar içeren hiperekoik bir kitle olarak göstermişlerdir. Pediatrik hastalarda BT ayıcı tanısı yapılamayan olgularda gerekli olabilir. BT taramasında normal komşu iç organları olan, iyi sınırlı, yağlı inflamatuvar bir kitle altın standart olarak kabul edilmiştir 9. CT, Omental enfarktüs için oldukça spesifiktir ve ilgili ayırıcı tanılar için oldukça hassastır. BT'nin ana dezavantajı, pediatrik popülasyonlarda iyonlaştırıcı radyasyona maruziyettir 13.

    Hastalığın kendi kendini sınırlayan seyri ile birlikte Omental enfarktüsün doğru preoperatif teşhisi, bazı yazarların konservatif yaklaşım önermelerine yol açmıştır 2,4,6. Tanı konulduktan sonra konservatif tedavide; oral alımı durdurulur, intravenöz sıvı başlanır, analjezikler ve intravenöz antibiyotiklerle sık klinik değerlendirme yapılır. Konservatif tedavi benimseyen yaklaşımlar olmasına rağmen ağrının şiddeti, hastanede kalış süresi ve olası komplikasyonlar hala tartışma konusudur. Karında nekrotik dokunun kalıcılığı, lokal apse ve yapışıklıklar gelişmesine neden olabilir. Konservatif tedaviye yanıt alınamadığında veya tanı belirsiz olduğunda veya inatçı ağrı ve kalıcı peritoneal belirtiler mevcutsa cerrahi müdahale uygulanmalıdır. Açık cerrahi yada laparoskopik yaklaşım uygulanabilir. Laparoskopik yaklaşım ağrı ve hastanede kalış süresini düşürmektedir 3,8,14. Ayrıca karnın tam olarak görüntülenmesine ve enfarktüslü omentumun değerlendirilip çıkarılmasına izin verir. Biz de olgumuzda var olan peritoneal irritasyon bulguları ve geçmeyen ağrıları nedeniyle cerrahi yaklaşıma karar verdik. Vakaya laparoskopik eksplorasyon ile başlandı ancak omental kitlenin kolona dens yapışıklık göstermesi nedeniyle açık cerrahi ile tamamlanmıştır.

    Omental enfarktüs idiyopatik olduğunda, genel patolojik inceleme hemorajik enfarktüs alanları olan omental bir kitlenin varlığını ortaya çıkarır. En erken mikroskobik bulgu hemorajik enfarktüs; daha sonra değişen derecelerde inflamatuar infiltrasyon görülür. En ileri evre, bir fibroblastik reaksiyonun varlığı ile karakterizedi 15. Bizim olgumuzun patolojik incelemesinde yağ nekrozu ve enflamatuvar inflitrasyon mevcuttu (Şekil 3).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 3: Yağ dokusunda inflamatuvar inflitrasyon.

    Sonuç olarak, omental infarktüs iyi huylu, genellikle kendi kendini sınırlayabilen ve nadir görülen bir akut karın nedeni olarak ayırıcı tanıda düşünülmelidir. USG ve BT’nin kullanıma girmesiyle birlikte artık hastalara daha kolay ve doğru tanı konulabilmektedir. Doğru tanı için tipik görüntüleme özelliklerine aşina olmak önemlidir. Son dönemlerde artan obezite prevelansı bu hastalarla daha sık karşılaşacağımızı düşündürmektedir. Konservatif tedavi uygun bir birinci basamak tedavi olabilir ve cerrahi yaklaşım konservatif tedavinin başarısız olduğu durumlarda endikedir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Olgu Sunusu
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Van Breda Vriesman AC, de Mol van Otterloo AJ, Puylaert JB. Epiploic appendagitis and omental infarction. Eur J Surg 2001; 167: 723-7.

    2) Rimon A, Daneman A, Gerstle JT, Ratnapalan S. Omental infarction in children. J Pediatr 2009; 155: 427-31.

    3) Sompayrac SW, Mindelzun RE, Silverman MP, Sze R (1997) The greater omentum. AJR Am J Roentgenol 168: 683-7.

    4) Nagar H, Kessler A, Ben-Sira L, Klepikov I, Wiess J, Graif M. Omental infarction: an unusual cause of acute abdomen in children. Pediatr Surg Int 2003; 19: 677-9.

    5) Lee W, Ong CL, Chong CC, Hwang WS. Omental infarction in children: imaging features with pathological correlation. Singapore Med J 2005; 46: 328-32.

    6) McCusker R, Gent R, Goh DW. Diagnosis and management of omental infarction in children: Our 10 year experience with ultrasound. J Pediatr Surg 2018; 53: 1360-4.

    7) Di Nardo G, Di Serafino M, Gaglione G et al. Omental Infarction: An Underrecognized Cause of Right-Sided Acute Abdominal Pain in Children. Pediatr Emerg Care 2021; 37: 1555-9.

    8) Hussain K, Munir A, Wahla MS, Mian MA, Masood J. Laparoscopic management of primary segmental omental ınfarction mimicking acute appendicitis. J Coll Physicians Surg Pak 2015; 25: 89-90.

    9) Coulier B. Contribution of US and CT for diagnosis of intraperitoneal focal fat infarction (IFFI): a pictorial review. JBR-BTR 2010; 93: 171-85.

    10) Styne DM: Childhood and adolescent obesity. Prevalence and significance. Pediatr Clin North Am 2001; 48: 823-54.

    11) Schnur PL, McIlarth DC, Wittaker LD (1972) Segmental infarction of greater omentum. Mayo Clin Proc 1972; 47: 751-5.

    12) Baldisserotto M, Maffazzoni DR, Dora MD. Omental infarction in children: color Doppler sonography correlated with surgery and pathology findings. AJR Am J Roentgenol 2005; 184: 156-62. 13. Miglioretti DL, Johnson E, Williams A et al. Pediatric computed tomography and associated radiation exposure and estimated cancer risk. JAMA Pediatr 2013; 167: 700-7.

    14) Gosain A, Blakely M, Boulden T et al. Omental infarction: Preoperative diagnosis and laparoscopic management in children. J Laparoendosc Adv Surg Tech 2010; 20: 777-80.

    15) Sweeney MJ, Blestel GA, Ancalmo N. Primary torsion of the greater omentum: a rare cause of ab-dominal pain in children. JAMA 1983; 249: 3073.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Olgu Sunusu
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]