[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Tıp Dergisi
2005, Cilt 10, Sayı 3, Sayfa(lar) 096-102
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
Açlık ve Açlık Sonrası Doyurulmanın Sıçan Mide Dokusu Üzerine Etkileri: Işık Mikroskobik Çalışma
Mehmet Fatih SÖNMEZ, Enver OZAN
Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Histoloji ve Embriyoloji Anabilim Dalı, ELAZIĞ
Anahtar Kelimeler: Mide, açlık, yeniden doyurulma, ışık mikroskop, Stomach, fasting, refeeding, light microscope
Özet
Amaç: Açlık gastrointestinal sistemde morfolojik ve fonksiyonel bozukluklara neden olan bir stres halidir. Çalışmamızda, açlık ve açlık sonrası doyurulmanın sıçan mide dokusunda oluşturduğu yapısal değişiklikleri incelemeyi amaçladık.

Gereç ve Yöntem: Çalışmada 36 adet erişkin Wistar cinsi erkek sıçanlar kullanıldı. Sıçanlar altı gruba ayrıldı. Grup I; Kontrol, Grup II; Yedi gün aç bırakılan sıçanlar, Grup III; açlıktan sonra bir gün doyurulan sıçanlar, Grup IV; açlıktan sonra üç gün doyurulan sıçanlar, Grup V; açlıktan sonra beş gün doyurulan sıçanlar, Grup VI; açlıktan sonra yedi gün doyurulan sıçanlar’dan oluşturuldu. Deney sonunda sıçanlar ketamin anestezisi altında dekapite edildi ve mide dokuları çıkarıldı. Rutin histolojik takip serilerinden geçirilerek ışık mikroskobunda incelendi.

Bulgular: Işık mikroskobik incelemelerde yedi gün aç bırakılan sıçanların mide dokusunda apikal mukoza yüzey epitelinde bozulma ve dökülmeler, bazı gastrik bezlerin lümenlerinde genişlemeler ve köpüksü görünüm, lamina propria ve submukozada eozinofilik boyanan hücreler ve lenfosit hücrelerinde yoğunlaşma gözlendi. Doyurulmayla birlikte mide dokusunun apikal mukozasındaki yapısal bozukluklar giderek düzelmekteydi. Gastrik bez lümenindeki genişlemeler ve eozinofilik boyanan hücre artışı giderek azalmaktaydı. PAS ile yapılan boyamalarda açlık grubunda PAS(+)’lik azalmıştı. Yeniden doyurulma ile kontrole benzer şekilde boyanma sergilendi.

Sonuç: Bu çalışmada açlığın mide mukozasında yapısal değişikliklere neden olduğu, açlık sonrası doyurulma ile bu yapısal değişikliklerin giderek düzeldiği saptandı. ©2005, Fırat Üniversitesi, Tıp Fakültesi

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Açlığın metabolik ve yapısal olarak birçok sistem üzerinde etkili olduğu bilinmektedir. Aç kalan kişilerde plazma T3 (triiyodotironin) düzeyi, ilk 24 saatte %10-20, 3-7 günde yaklaşık %50 azalır bu arada RT3 (ters triiyodotironin ) artar. Daha uzun süren açlıkta, RT3 normale döner, fakat T3 düşük kalır. Aynı zamanda bazal metabolizma hızı düşer, bir protein yıkımı göstergesi olan idrarla azot atılımı artar. Açlık sırasında glukagon salgılanması artar ve glukoneogenezin azami olduğu açlığın üçüncü gününde doruğa ulaşır 1. Açlık sırasında ornitin dekarboksilaz, timidin kinaz ve mukozal DNA polimeraz enzimlerinin etkileri azalmakta, hücre mitozu yavaşlamakta ve bazı hücrelerin G1 evresinde kalmasıyla hücre siklusunda uzama meydana gelmektedir. Buna bağlı olarak epitel hücrelerinin yenilenmesi azalmaktadır. Açlıktan sonra beslenme ile birlikte bu enzimlerin aktivitelerinde ve hücre mitozunda artış meydana gelmektedir 2. Açlığın şiddetine bağlı olarak kan basıncında, glikoz seviyesinde, vücut ağırlığında ve serum gastrin düzeyinde önemli azalmalar olur 3. Açlık süresiyle ilişkili olarak pariyetal hücrelerin tubuloveziküllerinde düzleşme ve giderek ortadan kalkma, hücre içi kanalların lümenlerinde daralma, mikrovilluslarda kısalma meydana gelmektedir 4. Antral gastrin düzeyindeki azalmaya G hücrelerinin sitoplazmik hacmi ve granül içeriğindeki azalma eşlik etmektedir 5. Yapılan çalışmalarda, G hücrelerinin açık granüllerinin açlık süresinin artmasıyla birlikte azaldığı, elektron yoğun granüllerin ise arttığı tespit edilmiş ve uzun süreli açlığın gastrin sentezini ve granül olgunlaşmasını inhibe etmiş olabileceği belirtilmiştir 6. Bu çalışmada açlık ve açlık sonrası doyurulmanın mide mukozası üzerindeki etkilerinin incelenmesi amaçlandı.
  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Materyal ve Metot
    Çalışmayla ilgili olarak Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Etik Kurulundan onay alındı ve “ Guide for the Care and Use of Laboratory Animals” prensiplerine uyularak hayvan haklarının korunmasıyla ilgili gereken titizlik gösterildi. Bu çalışmada 36 adet Wistar cinsi ergin erkek sıçanlar kullanıldı. Denekler altı gruba (n=6) bölündü.

    Grup I; kontrol, Grup II; yedi gün aç bırakılan sıçanlar, Grup III; yedi gün açlığı takiben bir gün doyurulan sıçanlar, Grup IV; yedi gün açlığı takiben üç gün doyurulan sıçanlar, Grup V; yedi gün açlığı takiben beş gün doyurulan sıçanlar, Grup VI; yedi gün açlığı takiben yedi gün doyurulan sıçanlar. Deney sonunda sıçanlardan eter anestezisi altında mide dokuları alındı.

    Dokular %10’luk formaldehit ile 24 saat boyunca tespit edildi. Takiben 24 saat boyunca musluk suyunda yıkandı. Dereceli alkol serilerinden geçirilerek dehidrasyon sağlandı. Dokular xylol’de şeffaflaştırıldı, son olarak parafin ile infiltrasyon yapılıp bloklar hazırlandı. Parafin bloklardan alınan 5-6µm kesitler Hematoksilen-Eozin, Masson’nun üçlü boyası ve Periodic Acid Schiff (PAS) ile boyandı. Olympus BH2 fotomikroskopla incelenip fotoğraflandı.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Bulgular
    Işık mikroskobik incelemelerde kontrol grubuna ait olan mide dokusu kesitlerinde Tunika Mukoza, Tunika Submukoza, Tunika Muskularis ve Tunika Seroza normal olarak gözlendi (Şekil 1a). PAS boyamasında yüzey epitel ve boyun müköz hücrelerinde pozitiflik saptandı (Şekil 1b).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 1 a: Kontrol grubuna ait kesit. Mide dokusunda Tunika Mukoza (Tm), Tunika Submukoza (Ts) ve Tunika Muskularis (Tmu) normal yapıda izlenmekte H&E X 4.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 1 b: Kontrol grubuna ait kesit. Yüzey epitel ve boyun müköz hücreleri PAS (+) (*) gözlenmekte PAS X 10.

    Yedi gün açlık sonrasında mide dokularından alınan kesitlerin apikal mukozasında yer yer bozulmalar ve dökülmeler ayırt edildi (Şekil 2a). Mukoza tabakasında piknotik çekirdekli pariyetal hücreler (Şekil 2b) ve apoptotik görünümlü hücreler izlendi (Şekil 2c).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 2 a: Açlık grubuna ait kesit. Apikal mukoza yüzeyinde hücresel dökülmeler (*) H&E X 10,


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 2 b: Açlık grubuna ait kesit. piknotik çekirdekli pariyetal hücreler (ok) H&E X 40,


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 2 c: Açlık grubuna ait kesit. Apoptotik görünümlü hücreler (ok) izlenmekte H&E X 100.

    Bazı gastrik bezlerin lümenlerinde genişlemeler ve köpüksü görünüm (Şekil 3a), bezlerin tabanında lenfosit hücrelerinde yoğunlaşma ve submukozada eozinofilik boyanan hücreler gözlendi (Şekil 3b). Yüzey epitel ve boyun müköz hücreleri PAS (+)’lik göstermekle birlikte kontrol grubuna göre daha zayıf bir boyanma saptandı (Şekil 3c).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 3 a: Açlık grubuna ait kesit. Genişlemiş gastrik bezler ve köpüksü görünüm (*)H&E X 20,


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 3 b: Açlık grubuna ait kesit. Lamina propriadaki lenfosit infiltrasyonu (*) H&E X 10,


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 3 c: Açlık grubuna ait kesit. Yüzey epitel ve boyun müköz hücrelerindeki PAS (+) (*) boyanma izlenmekte PAS X 10.

    Yedi günlük açlığı takiben doyurulmanın birinci gününde apikal mukozadaki yapısal bozukluklar devam etmekteydi (Şekil 4a).

    Bu grupta mukozadaki damarlarda konjesyon ve dilatasyon tespit edildi (Şekil 4b).

    Gastrik bezlerin lümenindeki genişlemelerin açlık grubuna göre daha ileri düzeyde olduğu ve lümendeki köpüksü görünümün kaybolduğu izlendi (Şekil 4d). Bazı hücrelerdeki apoptozis (Şekil 4c).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 4 a: Doyurulmanın birinci gününe ait kesit. Yüzey epitel hücrelerindeki dökülmeler (ok) Masson’un üçlü boyası X 10,


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 4 b: Doyurulmanın birinci gününe ait kesit. Mukoza tabakasındaki damarlarda konjesyon ve dilatasyon (*) H&E X 10,


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 4 c: Doyurulmanın birinci gününe ait kesit. Apoptotik görünümlü hücreler (ok) H&E X 100,


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 4d: Doyurulmanın birinci gününe ait kesit. gastrik bezlerdeki genişleme (*) gözlenmekte Masson’un üçlü boyası X 10.

    Submukozadaki ve bezlerin bazal bölgesindeki eozinofilik boyanan hücre artışı devam etmekteydi (Şekil 6a). Bu grupta pariyetal hücrelerin açlık grubuna göre (Şekil 5b) daha fazla eozinofilik boyandığı tespit edildi (Şekil 5c). PAS pozitifliğin açlık grubuna göre daha yoğun ve daha geniş bir alanda oluştuğu gözlendi (Şekil 6b).

    Doyurulmanın üçüncü gününden sonra yapısal bozukluklar gittikçe düzelme gösterdi. Apikal mukoza hasarı üçüncü günden sonra düzelmeye başladı ve doyurulmanın yedinci gününde tamamen normal yapıda izlendi (Şekil 7).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 5 a: Kontrol grubuna ait pariyetal (ok) hücre boyanması H&E X 40.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 5 b: Açlık grubuna ait pariyetal (ok) hücre boyanması H&E X 40.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 5 c: Doyurulmanın birinci gününe ait pariyetal hücre (ok) boyanması gözlenmekte H&E X 40.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 6 a: Doyurulmanın birinci gününe ait kesit. Lamina propria ve submukozada eozinofilik hücre (*) artışı H&E X 20.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 6 b: Doyurulmanın birinci gününe ait kesit. Apikal mukozadaki PAS(+) (*) boyanma alanları izlenmekte PAS X 10.

    Gastrik bezlerdeki genişlemeler ve eozinofilik hücreler, açlık ve bir gün doyurulma grubuna göre azalmakla beraber doyurulmanın üçüncü, beşinci ve yedinci gününde de devam etmekteydi (Şekil 8).

    PAS boyanması açısından doyurulmanın üçüncü, beşinci ve yedinci günü farklılık göstermedi ve kontrole benzer şekilde boyandı (Şekil 9)


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 7: (a) Doyurulmanın yedinci gününde apikal mukoza (ok) düzenli olarak ayırt edilmekte H&E X 10. (b) Doyurulmanın üçüncü gününde apikal mukozanın (ok) büyük oranda düzeldiği gözlenmekte H&E X 10.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 8: Gastrik bezlerdeki genişlemeler (*) (a) Doyurulmanın beşinci günü Mason’un üçlü boyası X 20, (b) Doyurulmanın üçüncü günü devam etmekteydi. Masson’un üçlü boyası X 20. lamina propria ve submukozadaki eozinofilik hücre (*) artışının (c) doyurulmanın beşinci gününde Masson’un üçlü boyası X 10, (d) doyurulmanın üçüncü günü devam ettiği gözlenmekte. H&E X 10.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 9 a: Doyurulmanın üçüncü günü PAS boyanması gözlenmekte. PASx10.Şekil 9b. Doyurulmanın beşinci günü PAS boyanması gözlenmekte. PASx10.Şekil 9c. Doyurulmanın yedinci günü PAS boyanması gözlenmekte. PASx10

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    Açlık metabolik ve yapısal olarak organizmayı etkileyen bir durumdur. Mide bezlerinde yer alan hücrelerin salgıları mideye gelen gıdaların parçalanmasını ve sindirimin başlatılmasını sağlar. Kısa ve uzun süreli açlığın mide mukozasının çeşitli hücrelerinde oluşturduğu değişiklikleri ışık ve elektron mikroskobu düzeyinde inceleyen çalışmalar vardır. Bu çalışmalarda, seçilen deney hayvanının cinsine, yaşına ve açlık süresine göre farklı histolojik bulgular elde edilmiştir 1,7,8.

    Uçar ve ark. yaptıkları çalışmada lamina propriada bez lümeninde genişleme, yüzey epitelinde yer yer parçalanma tespit etmişler. Bez lümenindeki genişlemeyi açlıktan 6 saat sonra, 12 saat açlıktan sonra yüzey epitelinde ve bez epitelinde yassılaşma, epitel tabakasındaki dökülmeyi ise açlıktan 36 saat sonra gözlemlemişlerdir 9. Çolakoğlu ve ark. 3 günlük açlıktan sonra bez lümeninde genişleme, 9 gün açlıktan sonra yüzey mukus hücrelerinde belirgin dolgunlaşma, 11 günlük açlıktan sonra hücre dejenerasyonu, 14. günde mukoza hasarı ve lokal ülseratif alanlar izlemişlerdir 1. Zaviacic ve ark. 72 saat açlık sonrasında yüzey mukus hücrelerinde dökülme, pariyetal ve esas hücrelerde büzüşme 7, Matsumoto ve ark. sıçanlarda mide ülserlerinin 4-6 günlük açlık sonrasında oluştuğunu gözlemlemişler 10. Yapılan bu çalışmada yedi gün aç bırakılan sıçanların mide dokusunun apikal mukozasında yer yer bozulmalar ve dökülmelere rastlandı ama ülsere lezyonlara rastlanmadı. Bazı gastrik bezlerin lümenlerinde genişlemeler ve köpüksü görünüm ayırt edildi. Yedi günlük açlığı takiben doyurulmanın birinci gününde apikal mukozadaki epitel hücre bozulmaları devam etmekteydi. Gastrik bezlerin lümenindeki genişlemelerin açlık grubuna göre daha ileri düzeyde olduğu ve lümendeki köpüksü görünümün kaybolduğu izlendi. Doyurulmanın üçüncü gününde mukoza tabakasındaki epitelyal bozulmalar nispeten düzelme eğilimindeydi. Gastrik bezlerdeki genişlemeler devam etmekteydi. Doyurulmanın beşinci gününde epitelyal hasar büyük ölçüde düzelmişti ve gastrik bezlerdeki genişlemeler sayıca ve çap olarak giderek azalmıştı. Yedi gün açlıktan sonra yedi gün doyurulan sıçanlarda apikal mukoza düzenli olarak ayırt edilmekteydi. Gastrik bez lümenindeki genişleme azalmasına rağmen devam etmekteydi.

    Barsaklarla ilişkili lenfoid doku (GALT) peyer plakları ve lamina propria ve intraepitelyal bölgedeki lenfositleri kapsar. Bunlara ek olarak gastrointestinal sistemde yerleşik eozinofiller de vardır. İlginç olarak gastrointestinal sistemdeki eozinofil sayısı diğer dokulardan daha yüksek oranda bulunur. Barsaklarda ve midede lamina propriada bol miktarda bulunur 11. Yaptığımız çalışmada gastrik bezlerin tabanında ve submukozada eozinofilik boyanan hücrelerde ve lenfosit hücrelerinde yoğunlaşma gözlendi. Uçar ve ark. açlığın 12. saatinde lamina propraida eozinofil infiltrasyonuna rastlamışlar 9. Çolakoğlu ve ark. hücre dejenerasyonu ve lenfosit infiltrasyonunu 11 günlük açlıkta tespit etmişler 2. Mcgovern ve ark. Helicobacter Pilori gastritinde eozinofil infiltrasyonu ve degranülasyonunun kontrole göre önemli derecede arttığını göstermişler 12. Bizim çalışmamızda eozinofil infiltrasyonu özelikle açlık grubunda belirgindi. Fakat doyurulmanın birinci gününde de lamina propriada eozinofil hücre yoğunluğu devam etmekteydi. Doyurulmanın diğer günlerinde eozinofiller sayıca azalmakla beraber lamina propria ve submukozada devam etmekteydi.

    Apoptozis daha önceden programlanmış bir şekilde zamanı gelince hücrelerin ölmesidir. Apoptozis hem fizyolojik, hem de patolojik şartlar altında meydana gelebilir. Açlık, iskemi ve iskemi/reperfüzyon sonrasında ince barsaklarda apoptozis gelişmektedir. Apoptozisin 48 saat açlıktan sonra ince barsaklarda arttığı ancak midede artmadığı gösterilmiştir 13. Bizim yaptığımız çalışmada yedi gün açlıktan sonra gastrik bez hücrelerinde apoptotik görünümlü hücreler tespit edildi. Apoptotik hücrelere doyurulmanın birinci gününde de rastlandı. Ancak doyurulmanın diğer günlerinde apoptotik görünümlü hücreler tespit edilmedi. Sonuç olarak açlık midede apoptozisi artırmaktadır. Açlığın mide dokusunda pariyetal hücrelerde oluşturduğu değişiklikleri inceleyen elektron mikroskobik çalışmalarda, pariyetal hücrelerin tubuloveziküler yapılarında düzleşme ve azalma, kanaliküllerin lümenlerinde daralma, mikrovilluslarda kısalma, seyrekleşme, mitokondriyonlarda azalma, genişleme, kristalarında seyrekleşme, düzensizleşme ve rüptür gözlenmiştir 7,14. Çalışmamızda yedi günlük açlıktan sonra gastrik bezlerde piknotik çekirdekli pariyetal hücreler izlendi. Uçar ve ark. çalışmalarında açlığın 7. gününde mide bezlerinde heterokromatik, yer yer piknotik nukleuslu, koyu asidofil sitoplazmalı çok sayıda hücreye rastlamışlar 9. Bu hücrelerin açlığa bağlı olarak değişmiş pariyetal hücreler olduğunu düşünmüşler. Zaviacic ve ark. 72 saat açlık sonrasında pariyetal ve esas hücrelerde büzüşme tespit etmişler 7.

    Doyurulmanın birinci gününde pariyetal hücrelerin açlık grubuna göre oldukça eozinofilik boyandığı tespit edildi. Metabolik yaralanmalarda genellikle mitokondrilerin büyüklüğü artar. Ogawa ve ark. yaptıkları çalışmada 60-72 saat aç bırakılan kobaylarda pariyetal hücrelerin mitokondrilerinin büyüklüğünün arttığını tespit etmişlerdir 15. Coulton ve ark. 24 saat açlık sonrasında pariyetal hücredeki potasyuma bağlı pnitrofenil fosfataz (K+-NPPase) aktivitesinin azaldığını, yeniden beslenmeyle aniden bu aktivitenin arttığını belirlemişlerdir 16. Çalışmamızda doyurulmanın birinci gününde pariyetal hücrelerdeki yoğun eozinofilik boyanmanın açlık sonrası doyurulmaya bağlı mitokondriyal aktivasyonun artmasıyla olabileceğini düşünmekteyiz. Doyurulmanın diğer günlerinde pariyetal hücredeki eozinofilik boyanma devam etmekteydi.

    Açlık, mide mukozasında mukus kaybına, hemorajik lezyonlara ve zararlı etkilere karşı hassasiyete neden olur. Müsin glikoproteinin kaybı mide mukozasını çeşitli hasar veren ajanlara karşı daha hassas bırakmaktadır 17. Nitekim PAS ile yapılan boyamada mukozadaki boyanma açlık grubunda, kontrole göre azalmıştı. Bu da açlıkta mukoza yüzeyinde meydana gelen değişikliklerin müsin kaybı neticesinde meydana gelmiş olabileceğini desteklemektedir. Uçar ve ark açlığın yedinci gününde epitel yüzeyindeki müsin tabakasının belirgin olarak azaldığını tespit etmişler 9. Svetska ve ark.’da 24 saat açlıktan sonra gastrik mukus kalınlığının önemli derecede azaldığını görmüşler 18. Aç sıçanlarda gastrik sıvının asiditesi ve miktarında belirgin azalma olmaktadır. Bu durum HCl ve mide müsinlerinde azalmayı işaret eder. Doyurulma ile mide asiditesi ve müsin içeriği artmaktadır. Bunun sonucu PAS boyanmasında artış gözlenir 9. Bu çalışmada da doyurulmanın birinci gününde PAS ile yapılan boyamada açlık grubuna göre daha çok alanın daha koyu boyandığı tespit edildi. Doyurulmanın diğer günlerinde PAS boyanması açlıktan daha fazla ama doyurulmanın birinci gününe göre az olarak devam etmekteydi.

    Sonuç olarak uzun süreli açlıkta mide mukus bariyerindeki bozulmaya bağlı olarak apikal mukozada hasar tespit edildi. Açlığın gastrik bez epitel hücrelerinde apotozisi belirgin bir şekilde indüklediği, özellikle pariyetal hücrelerde piknotik değişikliklere yol açtığı gözlendi. Doyurulma ile birlikte mukus salgısının arttığı dolayısıyla bariyerin yeniden şekillendiği ve açlığa bağlı oluşan mukoza hasarının giderek düzeldiği saptandı.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) William F. Ganong. Tıbbi Fizyoloji. Türk Fizyolojik Bilimler Derneği (Çeviren).20. baskı, İstanbul: Nobel, 2002.

    2) Çolakoğlu N, Kükner A, Ozan E. Açlığın ince barsak mukozası üzerine olan etkilerinin ışık mikroskobik incelenmesi. S.Ü. Tıp Fak Dergisi. 2000; 16: 79-85.

    3) Çolakoğlu N, Kükner A, Canpolat L, Gezen M.R, Öner J, Ozan E. Açlıkta mide mukozası değişikliklerinin ışık mikroskobik incelenmesi. Fırat tıp dergisi 1999; 8: 575-80.

    4) Morozow IA, Kovanova LA, Vodalgin VD, Miniailenko MI. The ultrasutructure of parietal cells of stomach and their functional activity. Biull Eksp Biol Med 1975; 79: 14-18

    5) Mortensen NJ, Morris JF, Owens C. Gastrin and thge ultrastructure of G clls in the fasting rat. Gut 1979; 20: 41-50

    6) Oomori Y. Immunohistochemistry and morphometry of gastrin cells in the rat pyloric antrum during starvation. Anat Embryol (Berl). 1986; 175: 7-14

    7) Zaviacic M, Brozman M, Jakubovsky J. Influence of starving on the rat gastric mucosa-light and electron microscopic findings. Exp Pathol (Jena) 1977; 14: 122-30.

    8) Alvares EP. The effects of fasting on cell proliferation in the gastric mucosa of the 14-day suckling rat. Brazilian J Med Biol Res 1992; 25: 641-9.

    9) Uçar M, Eşrefoğlu M, Gül M. Kısa ve uzun süreli açlığın sıçan mide mukozasında oluşturduğu histolojik ve histokimyasal değişiklikler. T Klin Gastroenterohepatoloji 2004; 15: 23-30.

    10) Matsumoto A, Asada S, Saitoh O, Tei H, Okumara Y, Hirata I, Ohsihaba S. A study on gastric ulser induced by long-term fasting in rats. Scand J Gastroenterol Suppl. 1989; 162: 75-8.

    11) Rothenberg ME, Mishra A, Brandt EB, Hogan SP. Gastrointestinal eosinophils. Immunnol Rev. 2001; 179: 189-55.

    12) Mcgovern TW, Talley NJ, Kephort GM, Carpenter HA, Glerch GJ. Eosinophil infiltration and degranulation in Helicobacter Pylori-associated chronic gastritis. Dig Dis Sci 1991; 36: 435- 40.

    13) Fukuyama K, İwakiri R, Noda T, Kojima M, Utsumi H, Tsunada S, Sakata H, Ootani A, Fujimoto K. Apoptosis induced by ischemia-reperfusion and fasting in gastric mucosa compared to small intestinal mucosa in rats. Dig Dis Sci 2001; 46: 1340- 46.

    14) Riediger T, Traebert M, Schmid HA, Scheel C, Lutz TA, Scharrer E. Site-specific effects of ghrelin on the neuronal activity in the hypothalamic arcuate nucleus. Neurosci Lett. 2003; 341: 151-5.

    15) Ogawa K, Tsuji M, Noguchi H, Tsuyama S, Sasaki F. Reversible formation of giant and normal-sized mitochondria in gastric parietal cells of guinea pigs. Anat Rec A Discov Mol Cell Evol Biol. 2004; 278: 533-9.

    16) Coulton GR, Firth JA. Effects of starvation, feeding, and time of day on the activity of proton transport adenosine triphosphatase in the parietal cells of the mouse gastric glands. Anat Rec. 1988; 222: 42-8.

    17) Kinoshita M, Igarashi S, Kume E, Saito N, Arakawa K. Fasting induces impairment of gastric mucosal integrity in non-insulin dependent diabetic (db/dd) mice. Aliment Pharmacol ther 2000; 14: 359-66.

    18) Svetska T, Krechler T, Zok A, Fabry TL, Ahang ZG. Effect of fasting on gastric mucosa thickness: experimental study in labaratory rats. Cas Lek Cesk 2003; 142: 751-4.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]