[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Tıp Dergisi
2005, Cilt 10, Sayı 4, Sayfa(lar) 151-155
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
Sıçanlarda Böbrek İskemi/Reperfüzyon Hasarında Nasetilsisteinin Etkileri
Nurettin AYDOĞDU1, Kadir KAYMAK1, Ömer YALÇIN2
1Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı, EDİRNE
2Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı, EDİRNE
Anahtar Kelimeler: İskemi/reperfüzyon, böbrek, serbest radikaller, N-asetilsistein, Ischemia/reperfusion, kidney, free radicals, N-acetylcysteine
Özet
Amaç: Serbest radikaller, böbrek iskemi/reperfüzyon hasarı gibi birçok hastalığın patofizyolojisinde önemli rol oynarlar. Çalışmamızda, antioksidan ve glutatyonun öncüsü olan N-asetilsisteinin iskemi/reperfüzyonun böbreklerde oluşturduğu hasara karşı iyileştirici etkisinin olup olmadığını araştırmayı amaçladık.

Gereç ve Yöntem: 24 adet dişi Sprague Dawley sıçan, 1. grup kontrol grubu, 2. grup İ/R grubu, 3. grup İ/R+NAC grubu olmak üzere, eşit sayıda 3 gruba ayrıldı. Kontrol grubuna intraperitoneal serum fizyolojik verildi. İ/R ve İ/R+NAC gruplarında, ksilazin-ketamin anestezisi altında her iki böbrek damarları klemp aracılığı ile kapatılarak, 60 dakika (dk) iskemi ve 24 saat reperfüzyon uygulandı. İskemiden 30 dk önce İ/R grubuna fizyolojik serum, İ/R+NAC grubuna 300 mg/kg N-asetilsistein intraperitoneal verildi. Kontrol grubunun fizyolojik serum enjeksiyonundan 24 saat sonra, İ/R ve İ/R+NAC gruplarının reperfüzyon döneminden sonra ksilazin-ketamin anestezisi altında kan örneği ve böbrek dokuları alındı. Böbrek dokusu süperoksit dismutaz, katalaz, glutatyon peroksidaz enzim aktiviteleri ile glutatyon ve malondialdehit düzeyleri; plazma üre, kreatinin, glutatyon ve malondialdehit düzeyleri belirlendi. Ayrıca böbrek dokusu histopatolojik olarak incelendi.

Bulgular: İskemi/reperfüzyon grubunda; üre ve kreatinin düzeylerinin arttığı (p<0.001), süperoksit dismutaz (p<0.01), katalaz ve glutatyon peroksidaz (p<0.001) aktivitelerinin azaldığı görülmüştür. Hem böbreklerde hem de plazmada malondialdehit düzeyinin arttığı, glutatyon düzeyinin azaldığı, histopatolojik incelemede ise nekroz ve kast bulgularında artma izlenmiştir. N-asetilsistein uygulanan grupta, hem plazma hem de böbrek malondialdehit düzeyinde azalma (p<0.001) ve glutatyon (plazma p<0.001; böbrek p<0.01) düzeyinde artış elde edilmiştir. Böbreklerin histopatolojik incelenmesinde nekroz (p<0.05) ve kast (p<0.01) bulgularında azalma tespit edilmiştir.

Sonuç: Böbrek İ/R hasarında oksidatif stresin önemli rol oynadığı ve bu hasara karşı N-asetilsistein verilmesinin koruyucu rol oynadığı görüldü. ©2005, Fırat Üniversitesi, Tıp Fakültesi

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Böbrek iskemisi; böbrek transplantasyonu, kısmi nefrektomi, kardiyopulmoner bypass, sepsis, çeşitli ürolojik girişimler ve hidronefrozis gibi çeşitli klinik durumlarda görülür. İskemiden sonra gelişen akut böbrek yetmezliği, glomerüler filtrasyon hızında azalma, tübüler nekroz ve böbrek damarlarında direnç artışıyla karakterizedir 1.

    İskemi ve reperfüzyon sırasında; mitokondriyal oksidatif fosforilasyonun değişmesi, ATP’nin azalması, hücre içi Ca+2 artışı ve hücre iskeleti ile membran fosfolipitlerinin bozulmasına öncülük eden proteaz ve fosfatazların aktive olması sonucu aşırı miktarda serbest oksijen radikalleri (SOR) oluşarak, oksidatif strese neden olur 2-4. İskemi/reperfüzyon (İ/R) hasarının fizyopatolojisinde, SOR’nin önemli bir rol oynadıkları bildirilmektedir 3,4. Serbest radikaller nükleik asitler, serbest amino asitler, proteinler, lipitler, lipoproteinler, karbonhidratlar ve bağ dokusu makromolekülleri de dahil olmak üzere, canlı organizmaların yapısındaki hemen hemen tüm biyomoleküllerle reaksiyona girerek bunlar üzerinde geriye dönüşlü veya dönüşsüz etkiler meydana getirebilmektedirler 2-4. İskemi sırasında küçük oranda serbest radikal oluşmaktaysa da, reperfüzyon döneminde dokunun yeniden oksijenlenmesinin ardından çok daha büyük miktarda serbest radikal oluşmakta ve bunlar da lipit peroksidasyona yol açarak hasarı arttırırlar 5.

    Dokularda, oksidatif hasara karşı enzimatik ve nonenzimatik antioksidan mekanizmalar vardır. Antioksidan enzim sistemleri; iki süperoksit dismutaz (CuZnSOD ve MnSOD), katalaz (CAT) ve glutatyon peroksidaz (GPx) enzimleridir 6. Non-enzimatik endojen antioksidanların en önemlilerinden biri glutatyon (GSH)’dur 7,8. N-asetilsistein (NAC)’in serbest radikaller tarafından oluşturulan doku hasarına karşı koruyucu etkisi olduğu ve bu etkisini GSH düzeyini arttırarak, direkt “scavenger” olarak etki göstererek veya stabil nitrozotil türevleri oluşturarak gerçekleştirdiği bildirilmektedir 1,9,10. NAC’ın, böbrek İ/R hasarının da içinde olduğu birçok deneysel böbrek yetmezliği modeline karşı koruyucu rol oynadığı gösterilmiştir 1,8,9,11-16.

    Çalışmamızda güçlü bir antioksidan ve glutatyon sentezinin öncülü olarak rol oynayan NAC’ın böbrek İ/R hasarında böbrek fonksiyonları, antioksidan enzimler, glutatyon ve lipit peroksidasyon düzeyleri ile böbrekte histopatolojik değişiklikler üzerindeki etkilerinin olup olmadığını araştırmayı amaçladık.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Materyal ve Metot
    Çalışmamızda Yerel Etik Kurulu onayı (2003/11) alındıktan sonra, ağırlıkları 210-260 gram, 24 adet dişi Sprague Dawley türü sıçan eşit sayıda 3 gruba ayrıldı. Kontrol grubundaki sıçanlar hariç diğer gruplardaki sıçanlar intramüsküler (im) 10 mg/kg ksilazin (Rompun, Bayer, Türkiye) ve 70 mg/kg ketamin (Ketalar, Eczacıbaşı, Türkiye) anestezisi altında deney masasına alındı. Karın ön duvarı median hattan insizyonla açıldı. Her iki böbrek damarları kör diseksiyon ile ayrıldı ve atravmatik vasküler klemp aracılığı ile kan akımı kesildi. 60 dk iskemi sonunda klempler çıkarılarak kan akımı sağlandı (klemp alımını takiben 2 dk süreyle böbreklerdeki renk değişimi gözlendi). İnsizyon kapatıldı ve %10 povidon iyodin ile dezenfeksiyon yapıldı. Batın açıkken zorunlu kaybedilen sıvıyı yerine koymak amacıyla vücut ağırlığının % 5’i oranında steril serum fizyolojik (SF) verildi. Kontrol grubundaki sıçanlara SF, diğer gruplara iskemi yapılmadan 30 dk. önce; İ/R grubundaki sıçanlara SF, İ/R+NAC grubundaki sıçanlara 300 mg/kg dozunda NAC (Asist®, Bilim İlaç San.) i.p. verildi. Reperfüzyonun 24. saatinde sıçanlar 10 mg/kg ksilazin ve 50 mg/kg ketamin anestezisi altında kan örneği ve böbrekleri alındı. Böbrek kapsülü sıyrıldıktan sonra bisturi yardımıyla longitudinal kesiyle ikiye ayrıldı, bir parçası histopatolojik inceleme için % 10’ luk formalin solüsyonuna konuldu ve diğer parçalar ile plazma örnekleri biyokimyasal analizler yapılıncaya kadar -70 ºC’de saklandı.

    Plazma örneklerinde üre ve kreatinin ölçümleri otoanalizörde (MEGA 600, Merck, Almanya) Diasis (Almanya) marka kitlerle spektrofotometrik olarak saptandı. Böbrek dokusu MDA ve GSH için 0.15 M KCl solüsyonu; SOD, CAT ve GPx enzim aktiviteleri için 50 mM fosfat tamponu (pH 7.4) ile % 10’luk (w:v) olacak şekilde hazırlandı. Böbrek dokusunda SOD 17, CAT 18, GPx 19 enzim aktiviteleri ve protein miktarı belirtimi Lowry 20 metoduna göre yapıldı. Böbrek homojenatlarında ve plazma örneklerinde lipit peroksidasyonun son ürünü olan malondialdehit (MDA) düzeyleri thiobarbütürik asit kullanılarak Ohkawa ve ark. 21 tarif ettiği yöntemle ve glutatyon 22 düzeyleri Elman ayıracı [5, 5-dithiobis-(2-nitrobenzoik acid)] kullanılarak ölçüldü. Histopatolojik incelemeler için doku örnekleri % 10’luk formalin ile tespit edilerek parafine gömüldü ve hazırlanan kesitler, Hematoksilen-Eozin (HE) boyası ile boyandı. Binoküler mikroskopta özel işaretli okülerle nekroz ve kast bulguları açısından incelendi.

    Verilerin istatistiksel analizleri, iki grup arasındaki farkın anlamlılık derecesi Mann Whitney U testi ile değerlendirildi ve p<0.05 anlamlı olarak kabul edildi. Sonuçlar ort. ± SD olarak verildi.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Bulgular
    Çalışma gruplarına ait plazma ve böbrek dokusunda saptanan parametreler Tablo 1’de gösterildi.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 1: Deneysel böbrek İ/R modelinde NAC uygulamasının plazma ve böbrek parametrelerine etkileri.

    İ/R grubunda, kontrol grubuna göre plazma üre ve kreatinin düzeylerinin anlamlı düzeyde yüksek olduğu saptandı (her ikisinde: p<0.001).

    Plazma ve böbrek MDA düzeylerinin arttığı (her ikisinde: p<0.001), GSH düzeylerinin ise azaldığı görüldü (her ikisinde: p<0.001). Böbrek SOD, CAT ve GPx enzim aktivitelerinin (sırasıyla; p<0.01, p<0.001, p<0.001) azaldığı görüldü. İ/R+NAC grubu, İ/R grubu ile karşılaştırıldığında üre ve kreatinin düzeyinde anlamlı olmayan bir azalma; plazma ve böbrek MDA düzeyinde anlamlı azalma (her ikisinde: p<0.001), GSH düzeyi plazma (p<0.001) ve böbreklerde (p<0.01) anlamlı artma elde edildi. Antioksidan enzim aktivitelerinde ise anlamlı farklılık gözlenmedi.

    Çalışmamızda böbrek dokularının histopatolojik incelenmesinde; 100 alanda nekroz ve kast miktarı her bir sıçan için hesaplandı ve % nekroz ve % kast değerleri için her bir grubun ortalamaları hesaplanarak Tablo 2’de verildi. Kontrol grubundaki sıçanların HE boyalı böbrek kesitleri ışık mikroskobunda incelendiğinde; tübüllerde nekroz (ortalama % 1, 5) ve tübül içlerinde hücre kastları (debris) (ortalama % 2, 5) önemsiz derecede izlendi (Şekil 1A). İ/R grubunda belirgin tübüler hücre nekrozu (ortalama % 9, 62) ve tübül içi hücre kast birikimi (ortalama % 21, 12) dikkati çekti, kontrol grubuna göre anlamlı artma (her ikisinde: p<0.001) olduğu gözlendi (Şekil 1B). İ/R + NAC grubunda, İ/R grubuna göre, tübüler hücrelerde nekrozun (ortalama % 4, 25) azaldığı (p<0.01) ve tübül içi kast birikiminde (ortalama % 10, 37) ise anlamlı bir azalma (p<0.05) olduğu görüldü (Şekil 1C).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 2: Deneysel böbrek İ/R modelinde NAC uygulamasının böbrek nekroz ve kast bulgularına etkileri.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 1a: Böbreklerin histolojik analizi. Tüm histolojik kesitler hematoksilen-eozin ile boyandı (HE x 100). Kontrol, İ/R yapılmayan grubun tübüllerinde nekroz ve tübül içlerinde hücre kastları (debris) önemsiz derecede izlendi.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 1b: Böbreklerin histolojik analizi. Tüm histolojik kesitler hematoksilen-eozin ile boyandı (HE x 100). İ/R: iskemi/reperfüzyon grubu; İ/R grubunda belirgin tübüler hücre nekrozu ve tübül içi hücre kast birikimi dikkati çekti. Kontrol grubuna göre anlamlı artma (her ikisinde: p<0.001) olduğu gözlendi.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 1c: Böbreklerin histolojik analizi. Tüm histolojik kesitler hematoksilen-eozin ile boyandı (HE x 100). İ/R+NAC: Nasetilsistein (300 mg/kg) uygulanan iskemi/reperfüzyon grubu; tübüler hücrelerde nekroz İ/R grubuna göre p<0.01 düzeyinde azaldığı ve tübül içi kast birikiminin ise p<0.05 düzeyinde anlamlı bir düşüş olduğu görüldü.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    Böbrek kan akımındaki azalma veya kesilme ve sonradan oluşan reperfüzyon ile birlikte çeşitli derecelerde doku hasarı oluşturmaktadır 3,4. Böbrek İ/R hasarında, iskemi sonrası böbrek fonksiyon bozukluklarında SOR en önemli rolü oynamaktadır 3,4. Ayrıca reperfüzyonu takiben SOR’da hızla yükselme olduğu ve bunun sonucu olarak lipit peroksidasyon düzeyinde artış olduğu bildirilmektedir 5,23. Hücreler oksidatif hasarı önleyen ya da kısmen azaltan mekanizmalara sahiptir. Doku hasarının tetiklemesi ile gelişen biyokimyasal olaylarda antioksidan sistem yetersiz kalmaktadır. İskemik dokuda oksidanlara bağlı olarak iskemi süresince glutatyon miktarının azaldığı ve SOD, CAT ve GPx gibi enzimlerin inaktivasyonunun hızlandığı ve buna bağlı olarak hücrelerin reperfüzyon sırasında hızla oluşan oksijen radikallerinin etkisine daha duyarlı hale geldiği rapor edilmektedir 3. İskemi/reperfüzyon hasarının geriye dönebilmesi, böbrek tübüler hücrelerinin nefron boyunca hasarlı epitel hücrelerinin yerini alma ve yenilenme yeteneğine bağlıdır 3-5.

    Çalışmamızda; 60 dk iskemi ve 24 saat reperfüzyon uygulayarak oluşturduğumuz modelde, İ/R grubunda; böbrek glomerüler fonksiyon bozukluğunun bir göstergesi olan plazma üre ve kreatinin seviyelerinin anlamlı düzeyde arttığı, serbest radikallerin neden olduğu hasarın bir göstergesi olan lipit peroksidasyonun son ürünü MDA seviyesinin hem böbreklerde hem de plazmada anlamlı düzeyde arttığı, glutatyon düzeyinin ise azaldığı gözlendi. Böbrek antioksidan enzim aktivitelerinde anlamlı düzeyde azalma ve histopatolojik olarak nekroz ve kast bulgularında artma gözlendi. Dobashi ve ark. 6 sol böbrekte iskemi (30, 60, 90 dk) ve reperfüzyonu (2, 24, 72, 120 saat) farklı sürelerde yaptıkları çalışmada; 60 dk iskemi 24 saat reperfüzyon uyguladıkları grupta, SOD, CAT ve GPx aktivitelerinde anlamlı azalma ve lipit peroksidasyon düzeyinde artma olduğu bildirilmiştir. Ayrıca böbreklerde iskemi ve reperfüzyonun farklı sürelerinde yapıldığı çalışmalarda; glutatyon düzeyinin azaldığı, lipit peroksidasyon ve plazma üre ve kreatinin düzeylerinin arttığı bildirilmiştir. Bulgularımız daha önce yapılan çalışmaların sonuçları ile uyumluluk göstermektedir 1,6,9,15,16,24.

    NAC’ın farklı doz, verilme zamanı ve verilme sürelerinde; birçok deneysel böbrek yetmezliği modelinde koruyucu rol oynadığı bildirilmektedir 1,8,9,11-16. Çalışmamızda NAC uygulamasının plazma üre ve kreatinin düzeylerinde anlamlı olmayan bir azalmaya ve böbrek antioksidan enzim aktivitelerinde anlamlı değişiklik olmamasına rağmen; plazma ve böbreklerde MDA düzeyinde de azalmaya yol açtığı saptandı. Ayrıca GSH düzeyinin ise arttığı ve histopatolojik olarak nekroz ve kast bulgularının azaldığı gözlendi. NAC verilerek farklı iskemi ve reperfüzyon süreleri uygulanan çalışmalarda 1,8,9,15,16,25, SOD, CAT ve GPx enzim aktiviteleri üzerinde etkisinin daha önce incelenmediğini saptadık ve bilgilerimize göre ilk defa bu çalışmamızda böbrek İ/R hasarında NAC’ın antioksidan enzim aktiviteleri üzerindeki etkileri araştırıldı.

    Glutatyon, oksidatif hasara karşı hücre savunmasında önemli role sahiptir. GSH’nin, hidrojen peroksit (H2O2), hidroksil (OH), süperoksit (O2), alkoksil (RO) radikalleri ile direkt olarak etkileşime girerek hücreyi serbest radikallere karşı koruduğu bildirilmektedir 7. GSH redükte ve okside olmak üzere iki şekilde bulunur. GSH’nin redükte formu oksidatif hasara karşı korumada çok önemli rol oynar. Oksidan aracılı doku hasarı okside GSH (GSSG) miktarında artmayla sonuçlanabilir ve GSH/GSSG oranı değişebilir 7. Bazı deneysel böbrek yetmezliği modellerinde redükte GSH’nin azaldığı ve okside GSH’nin arttığı bildirilmektedir 26. Önceki çalışmalar iskemi sonrası reperfüzyon döneminde böbreklerde glutatyon düzeyinin azaldığı ve İ/R süresince bu azalmanın muhtemelen yoğun oksidatif stres yüzünden olduğu bildirilmektedir 27. Bu çalışmamızda İ/R grubundaki düşük GSH düzeyinin NAC uygulaması ile artması önceki çalışmalarla uyumluluk göstermektedir 8,9,15. Direkt SOR süpürücü ve indirekt antioksidan olan GSH’nin düzeyinin artması reperfüzyon hasarına karşı koruyucu etkinin görülmesinde başrolü oynamış olabilir. Bulgularımızda NAC’ın MDA düzeyi üzerindeki azaltıcı etkisi daha önce yapılan çalışmaların sonuçları ile uyumludur 9,14,28. NAC’ın bu etkisinin, SOR’a karşı direkt süpürücü etkisine ve bir sülfidril grubu kaynağı olmasına bağlı olabilir 28.

    Çalışmamızda histopatolojik olarak İ/R grubunda artan nekroz ve tübül içi kast birikiminin NAC uygulaması ile azaldığı görüldü. Bu bulgularımız daha önce deneysel böbrek yetmezliği modellerinde görülen, NAC’ın iyileştirici etkisiyle benzerlik göstermektedir 8,11,14,16.

    N-asetilsisteinin antioksidan enzim aktiviteleri üzerinde etkisinin olmaması yarı ömrünün kısa olmasına veya çalışmamızda reperfüzyon süresinin uzun olmasına bağlı olabilir 10. Bu nedenle; farklı iskemi ve reperfüzyon sürelerinde NAC’ın dozu, veriliş yolu, verilme zamanı ve verilme sürelerinde yapılacak düzenlemeler ile daha kapsamlı çalışmalar yapılarak, antioksidan enzim aktiviteleri üzerindeki etkisinin ayrıntılı olarak araştırılması gerektiğini düşünmekteyiz.

    Uyguladığımız deney prosedüründe NAC’ın lipit peroksidasyonunun bir indikatörü olan MDA düzeyini ve böbrek doku hasarını azaltması, GSH düzeyini arttırması bu modelde NAC’nin yararlı etkilerinin olabileceğini akla getirmektedir. Sonuç olarak çalışmamızda elde ettiğimiz bulgular; böbrek İ/R hasarında oksidatif stresin önemli rol oynadığı ve buna karşı NAC uygulamasının bu hasara karşı yararlı olabileceğini düşündürmektedir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Conesa LE, Valero F, Nadal JC ve ark.. N-acetyl-L-cysteine improves renal medullary hypoperfusion in acute renal failure. Am J Physiol 2001; 281: R730-R737.

    2) Laurent B, Ardaillou R. Reactive oxygen species: production and role in the kidney. Am J Physiol 1986; 251: F765-F776.

    3) Nath KA, Norby SM. Reactive oxygen species and acute renal failure. Am J Med 2000; 109: 655-678.

    4) Paller MS, Hoidal JR, Ferris TF. Oxygen free radicals in ischemic acute renal failure in rat. J Clin İnvest 1984; 74: 1156-1164.

    5) Paller MS. The cell biology of reperfusion injury in the kidney. J Invest Med 1994; 42: 632-639.

    6) Dobashi K, Ghosh B, Orak JK, Singh I, Singh AK. Kidney ischemia-reperfusion: Modulation of antioxidant defenses. Mol Cell Biochem 2000; 205: 1-11.

    7) Meister A, Anderson ME. Glutathione. Annu Rev Biochem 1983; 52: 711-760.

    8) Slusser SO, Grotyohann LW, Martin LF, Scaduto RC. Glutathione catabolism by the ischemic rat kidney. Am J Physiol 1990; 258(6): F1546-F1553.

    9) Sehirli AO, Sener G, Satiroglu H, Ayanoglu-Dulger G. Protective effect of N-acetylcysteine on renal ischemia/reperfusion injury in the rat. J Nephrol 2003; 16(1): 75-80.

    10) Abbasoğlu SD, Balkan J, Kanbağlı Ö ve ark.. Aminoguanidin ve N-asetilsisteinin endotoksemik sirozlu sıçanlarda karaciğer hasarı, oksidatif ve nitrozatif stres üzerine etkisi. Kocatepe Tıp Dergisi 2004; 5(1): 27-32.

    11) Tariq M, Morais C, Sobki S ve ark.. N-acetylcysteine attanuates cyclosporine-induced nephrotoxicity in rats. Nephrol Dial Transplant 1999; 14: 923-929.

    12) Ishizuka S, Nagashima Y, Numata M ve ark.. Regulation and immunohistochemical analysis of stress protein heme oxygenase- 1 in rat kidney mith myoglobinuric acute renal failure. Bioc Biop Res Com1997; 240: 93-98.

    13) Shaikh ZA, Zaman K, Tang W, Vu T. Treatment of chronic cadmium nephrotoxicity by N-acetylcysteine. Toxicology Lett 1999; 104: 137-142.

    14) Erdem A, Gündoğan GÜ, Usubütün A ve ark. The antioxidant action of N-acetylcysteine on gentamicin-induced acute tubuler necrosis in rats. Gazi Medical Journal 1999; 10: 21-28.

    15) Pincemail J, Defraigne JO, Detry O ve ark.. Ischemia-reperfusion injury of rabbit kidney: comparative effects of desferrioxamine and N-acetylcysteine as antioxidants.Transplant Proc 2000; 32: 475-476.

    16) Dimari J, Megyesi J, Udvarhelyi N ve ark.. N-acetyl cysteine ameliorates ischemic renal failure. Am J Physiol 1997; 272:F292- 98.

    17) Sun Y, Oberley LW, Li Y. A simple method for clinical assay of superoxide dismutase. Clin Chem 1988; 34: 497-500.

    18) Aebi H. Catalase invitro assay methods. Methods Enzymol 1984; 105: 121-126.

    19) Lawrance RA, Burk RF. Glutathione peroxidase activity in selenium-deficient rat liver. Biochem Biophys Res Com 1976; 71: 952-958.

    20) Lowry OH, Rosebrough NJ, Farr AL, Randall RI. Protein measurement with the folin phenol reagent. J Biol Chem 1951; 193: 265-275.

    21) Ohkawa H, Ohishi N, Yagi K. Assay for lipit peroxides in animal tissues by thiobarbutiric acid reaction. Anal Biochem 1979; 95: 351-358.

    22) Elman GL. Tissue sulfhydryl groups. Arch Biochem Biophys 1959; 82: 70-77.

    23) Weinberg JM, Nissim I, Roeser NF ve ark.. Relationships between intracellular amino acid levels and protection against injury to isolated proximal tubules. Am J Physiol Renal Fluid Electrolyte Physiol 1991; 260: F410-F419.

    24) Scaduto RC, Martin VH. Elevation of renal glutathione enhances ischemic injury. Renal Physiol Biochem 1991; 14: 59-70.

    25) Erbas H, Aydogdu N, Kaymak K. Effects of N-acetylcysteine on arginase, ornithine and nitric oxide in renal ischemia-reperfusion injury. Pharmacol Res 2004; 50: 523-527.

    26) Mandel LJ, Schnellmann RG, William RJ. Intracellular glutathione in the protection from anoxic injury in renal proximal tubules. J Clin Invest 1989; 85: 316-324.

    27) Paller MS. Renal work, glutathione and susceptibility to free radical-mediated postischemic injury. Kidney Int 1988; 33: 843- 849.

    28) Cuzzocrea S, Mazzon E, Costantino G ve ark.. Effects of Nacetylcysteine in a rat model of ischemia and reperfusion injury. Cardiovasc Res 2000; 47: 537-548.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]