[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Tıp Dergisi
2009, Cilt 14, Sayı 1, Sayfa(lar) 018-024
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
Özel Bir İlköğretim Okulu Öğrencilerinde Beslenme Alışkanlıklarının Ve Beden Kitle İndekslerinin Değerlendirilmesi
Ruhuşen KUTLU, Selma ÇİVİ
Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği Anabilim Dalı, KONYA
Anahtar Kelimeler: Beslenme alışkanlıkları, beden kitle indeksi, öğrenci, Nutrition habits, body mass index, student
Özet
Amaç: Bu araştırma özel bir ilköğretim okulu öğrencilerinde beslenme alışkanlıklarının ve beden kitle indekslerinin değerlendirilmesi amacı ile yapılmıştır.

Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı tipteki bu araştırma Abdullah Aymaz İlköğretim Okulu'nun 357 öğrencisinde 10 Mart- 20 Nisan 2007 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir. Öğrencilerin antropometrik ölçümleri (vücut ağırlığı, boy) yapılarak, yaşa ve cinse özgü beden kitle indeksleri (BKİ) belirlendi.

Bulgular: 357 öğrencinin 175'i (%49.0) kız, 182'si (%51.0) erkekti ve 7-14 yaş grubunda idiler. Öğrencilerin ortanca yaş değeri 10 (min=7, max=14) idi. Öğrencilerin %87.1'i (n=311) her gün kahvaltı yapıyordu, %93.0'ı (n=332) öğle yemeğini, %94.9'u (n=339) akşam yemeğini muntazam yiyordu. Öğrencilerin %62.5'i (n=223) süt ve yoğurdu, %56.9'u (n=203) peyniri, %87.4'ü (n=312) ekmeği, % 35.2'si (n=126) reçel-balı, %63.0'ı taze meyveyi her gün tüketiyordu. Tüm yaş gruplarında cinsiyetler arası BKİ ortalama değerlerinde fark tespit edilemedi (p>0.05). 7 ve 9 yaşındaki kız ve erkeklerde, 10 yaş erkeklerde, 11 ve 12 yaş kızlarda zayıflık yoktu. Zayıflık 14 yaş kızlarda %13.3, fazla kiloluluk 7 yaş erkeklerde %33.3, obezite 10 yaş erkeklerde %20.0 ile en yüksek değerlerde bulundu.

Sonuç: Bu çalışmada fazla kilolu olma ve obezite malnütrisyondan fazla bulunmuştur. Okullarda ders programlarında beslenme ve yaşam alışkanlıklarının düzenlenmesine önem verilmesi gerekmektedir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Beslenme; sağlığı korumak, geliştirmek ve yaşam kalitesini yükseltmek için vücudun gereksinimi olan besin öğelerini yeterli miktarlarda ve uygun zamanlarda almak için bilinçli yapılması gereken bir eylemdir. Beslenme anne karnında başlayıp, yaşamın sonlanmasına kadar geçen her süreçte yaşamımızın vazgeçilmez bir parçasıdır 1.

    Protein ve enerji alımının yetersiz olması durumunda ilk gözlenen değişiklik kilo alımında yavaşlama şeklinde büyümenin etkilenmesi ile karşımıza çıkar. Beslenme yetersizliği devam ederse lineer büyümede duraklama veya yavaşlama, kemik olgunlaşmasında ve diğer gelişme parametrelerinde gerilik görülür 2. Besinlerin elde edilebilirliği, üretimdeki tarımsal ve ekonomik yönler, besin tüketimini belirleyen kültürel faktörler, çevrenin hijyen koşulları, toplumun sağlık bilgisi, sağlık hizmetlerinin nitelik ve niceliği de beslenme bozukluklarının etiyolojisinden sorumludur 3. Klinik bulgular ancak ağır beslenme bozukluklarının tanısında yol göstericidir. Bu nedenle çocukların beslenme durumlarının değerlendirilmesinde klinik muayenenin yanı sıra yaşa göre vücut ağırlığı, boya göre vücut ağırlığı gibi antropometrik ölçümlerden de yararlanılır. Çocuk ve adolesanlar da obezite tanımı için yaşa ve cinse özgü beden kitle indeksi (BKİ) değerlerini bilmek gerekir. Bu değerlendirme kriterine göre, BKİ-persentil değerinin 5'in altında olması yetersiz beslenmeyi (protein enerji malnütrisyonu =PEM), 5-85 arası normal kilolu olmayı, 86-95 arası fazla kilolu (hafif obez) olmayı, 95 üzerinde olma obeziteyi gösterir 2,4.

    Çocuklarda 7-14 yaşı içine alan ilköğretim dönemi; büyüme ve gelişmenin hızlı olduğu, yaşam boyu sürebilecek davranışların büyük ölçüde oluştuğu bir dönemdir. Bu hızlı büyümeyi sağlayabilmek için gerekli enerji, protein, vitamin, mineral ve diğer besin öğelerinin, yeterli ve dengeli bir beslenme planı oluşturularak sağlanması gerekmektedir 2. Okul çocuklarının beslenmesi fizik gelişmeyi sağlamanın yanı sıra, bu yaş grubundaki çocukların hastalıklardan korunması açısından da önemlidir 5.

    Büyüme ve gelişme; beslenme, genetik yapı, cinsiyet, çevresel faktörler, sosyo-ekonomik durum, kültür ve gelenekler gibi çeşitli etmenlerin etkisi altındadır 1-7. Çocukların büyüme ve gelişmesi üzerine etki eden bağımsız değişkenlerden cinsiyeti ve genetik özellikleri değiştirmek mümkün olmazken, sosyoekonomik durumu, kültür ve gelenekleri değiştirebilmek de oldukça zordur. Ancak çocukluktan başlayan doğru ve bilinçli beslenme eğitimi, spor yapma alışkanlıkları gibi bazı bağımsız değişkenlerin düzenlenmesi ile daha sağlıklı bir yaşam mümkün olabilir. Bu nedenle aileler çocuklarının sağlıklı ve doğru beslenmesi için gerekli bilgi donanımına sahip olmalıdırlar 5,8,9. Diğer bir bağımsız değişken olan okul, çocukların aileleri dışında bulundukları ilk sosyal ortam olup, psikolojik ve biyolojik gelişimleri ile kültürel değişimlerin yaşandığı yerlerdir. Bu ortamda çocuklar bilgi, tutum ve davranışlarını geliştirme imkanı bulurlar 10. Okul çağı çocukların beslenme sorunlarının önlenmesinde ve sağlıklı beslenme alışkanlıklarının kazanılmasında öğretmenlere büyük görevler düşmektedir 2,11.

    Türkiye'de 2000 yılı genel nüfus sayımı sonuçlarına göre 5-14 yaş nüfus toplumun % 20.1'ini oluşturmaktadır 12. Adolesan yaş grubundaki çocuklar kimlik arayışı içindedir, bağımsız olmaya, kabul görmeye çabalar ve dış görünüşleri ile fazla ilgilenirler. Bu çocuklarda akranlarının ve medyanın da etkisi ile düzensiz öğün, öğün aralarında atıştırma, ev dışında yemek yeme ve fast-food tarzında ayaküstü beslenme yaygın olarak görülmektedir 13,14. Vücudun fizyolojik dengesinin sağlanmasında öğün düzeni önemli bir etkendir. Yeterli ve dengeli beslenebilmek için günlük diyetin en az üç ana, iki ara öğün halinde tüketilmesi gerekir. Günlük diyetin iki öğün ve daha az olmasının metabolizmayı aksatacağı bildirilmektedir 15. Günün önemli bir öğünü olan kahvaltı fiziksel büyüme ve gelişmenin yanı sıra okul başarısı üzerine de etkilidir. Dengeli bir kahvaltıda günlük enerjinin 1/4 ü ya da en az 1/5 inin karşılanması gerekmektedir. Öğün sayısı azaldıkça vücutta azotun kullanılırlığı azalır, glikoz emilimi ve glikojen sentezi artar, yağ depolarında ve sentezinde artış olur. Bu da metabolizma bozukluklarına yol açar 16.

    Türkiye beslenme durumu yönünden hem gelişmekte olan, hem de gelişmiş ülkelerin sorunlarını birlikte içeren bir görünüme sahiptir. Türk halkının beslenme durumuna bakıldığında Türkiye'de temel besin ekmek ve diğer tahıl ürünleridir. Günlük enerjinin ortalama %44'ü sadece ekmekten, %58'i ise ekmek ve diğer tahıl ürünlerinden sağlanmaktadır. Yıllar içerisinde besin tüketim eğilimi incelendiğinde ekmek, süt-yoğurt, et ve ürünleri, taze sebze ve meyve tüketiminin azaldığı; kuru baklagil, yumurta ve şeker tüketiminin ise arttığı söylenebilir. 3.

    Bu araştırmada, Konya'da sosyo ekonomik yönden iyi olan bir özel okulda eğitim gören 7-14 yaş grubu öğrencilerin beslenme alışkanlıklarının tanımlanması ve antropometrik ölçümlerinin yapılması planlandı. Antropometrik değerlere göre yaş ve cinse özel BKİ persentil değerleri hesaplanarak zayıf, normal, fazla kilolu ya da obezite durumlarının tespit edilmesi amaçlanmıştır.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Materyal ve Metot
    Tanımlayıcı tipteki bu araştırma Konya ili Selçuklu bölgesinde özel bir okul olan Abdullah Aymaz İlköğretim Okulunun 357 öğrencisinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmaya başlamadan önce Meram Tıp Fakültesi etik kurul onayı alındı. Çalışma protokolü belirlenerek, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Valilik onayından sonra, okul müdürü, rehberlik ve sınıf öğretmenlerinin desteği sağlandı. Çalışmanın evrenini 10 Mart- 20 Nisan 2007 tarihleri arasında okulda eğitim ve öğrenim gören tüm öğrenciler oluşturdu. Araştırmaya katılım oranı %80.2 olup (357/445), belirtilen tarihlerde herhangi bir nedenle okulda bulunmayanlar, kronik hastalığı ve ortopedik kusuru olanlar araştırmaya dahil edilmediler. Veri toplama aracı olarak, araştırmacılar tarafından ilgili literatür doğrultusunda geliştirilen ve üç bölümden oluşan soru formu kullanılmıştır. 1. bölüm: Öğrencilerin sosyo-demografik ve aile ile ilgili özelliklerini, 2. bölüm: günlük öğün tüketim durumlarını, 3. bölüm: bazı besinlerin tüketim sıklığını belirleyen sorulardan oluşmuştur. Araştırıcı tarafından her sınıfa gidilerek test ile ilgili bilgi verilip sözlü olarak onayları alındı. Testler sınıfta tamamlandı ve sınıf öğretmenlerinin yardımı ile toplatıldı. Okul idaresi tarafından tahsis edilen revirde tüm öğrencilerin antropometrik ölçümleri (vücut ağırlığı, boy uzunluğu) yapıldı. Hata oranını azaltmak için ölçümler aynı araştırıcı tarafından yapıldı. Boyları ayakkabıları çıkarılarak, ağırlıkları ceket ve üstteki fazla giysiler çıktıktan sonra önlükleri ile standart baskül ve boy ölçer yardımı ile ölçüldü. Değerlendirmeler yapılırken yaşa ve cinse özel beden kitle indeksi (BKİ)-persentilleri kullanıldı. 17-19. BKİ=Ağırlık (kg)/Boy² (m) şeklinde hesaplandı. Erişkinlerde 30 kg/m² nin üzeri BKİ değeri obez olarak kabul edilirken, çocuklarda BKİ yaş ve cinsiyet ile değişiklik gösterir. Bu nedenle çocuk ve adolesanlar da obezite tanımı için her ülke için hazırlanmış yaşa ve cinse özgü BKİ değerlerini kullanmak gerekir. Lissau ve arkadaşları yaptıkları çalışmalarında, 15 ülkenin BKİ değerlerinin 85-95. persentil ve üstü değerlerinde birbirleri ile güçlü zıtlıklar bulmuşlardır. Bundan dolayı da her ülkenin kendi BKİ referans değerlerini kullanmasının önemini vurgulamışlardır 20. Ülkemizde BKİ persentil değerlerinin saptanması için yeterli vaka katılımının sağlandığı ulusal bir çalışma henüz yapılmamıştır. Bununla birlikte Bundak ve arkadaşlarının 2006 yılında İstanbul'da 6-18 yaşlar arası 1100 erkek ve 1019 kız çocukta yaptıkları çalışma Türk çocuklarının persentil eğrileri hakkında fikir vermektedir 4. Bu verilere göre yaş ve cinse özel BKİ'leri hesaplanarak, bireyin zayıf, normal, fazla kilolu ya da obez olup olmadığı tespit edildi 4. Bizde çalışmamızda yaş ve cinse özel BKİ'leri hesaplayarak öğrencilerin zayıf, normal, fazla kilolu ya da obezite durumlarını Bundak ve arkadaşlarının belirlediği parametrelere göre tasnif ettik. Bu değerlendirme kriterine göre, BKİ-persentil değerinin 5'in altında olması zayıflığı, 5-85 persentil arası normal kiloyu, 86-95 persentil arası fazla kilolu (hafif obez) olmayı, 95 persentil üzeri obeziteyi gösteriyordu 2, 4.

    Verilerin kodlanması ve istatistiksel analizleri bilgisayarda SPSS 13.0 paket programında yapılmıştır. Verilerin analizinde minimum, maksimum, ortalama, standart sapma, ortanca, yüzde değerleri ile önemlilik testi olarak Student's t testi kullanıldı. Önemlilik düzeyi p<0.05 olarak kabul edildi.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Bulgular
    Çalışmaya katılan 357 öğrencinin 175'i (%49.0) kız, 182'si (%51.0) erkek olup, 7-14 yaş grubunda idiler. Öğrencilerin ortanca yaş değeri 10 (min=7, max=14) idi. Annelerin eğitim ve meslek durumları incelendiğinde; %32.2'si (n=115) üniversite, %31.7'si (n=113) ilkokul, %24.9'u (n=88) lise mezunu, %74.0'ı (n=264) ev hanımı, %22.4'ü (n=80) memur idi. Babalarının %54.6'sı (n=195) üniversite, %24.7'si lise (n=88) mezunu, %59.9'u (n= 214) esnaf, %30.0'ı (n=107) memur idi. Öğrencilerin %36.4'ü bağkur, %29.1'i emekli sandığı sosyal güvencesine sahip idi. (Tablo 1).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 1: Sosyo-demografik bulgular

    Aile ile ilgili özellikler incelendiğinde %93.0'ı çekirdek aile modeline sahipti, %13.7'sinin anne ile baba arasında akrabalık vardı, %44.8'inin ailesinde sigara içiliyordu, %21.3'ünün ailesinde diyabetes mellitus, %18.5'inin ailesinde hipertansiyon vardı (Tablo 2). Öğrencilerin günlük öğün tüketim durumları incelendiğinde %87.1'i (n=311) her gün kahvaltı yapıyordu, %65.3'ü (n=233) hiç kuşluk öğünü almıyordu, %93.0'ı (n=332) öğle yemeğini muntazam yiyordu, %32.8'i (n=117) hiç ikindi öğünü almıyordu, %94.9'u (n=339) akşam yemeğini muntazam yiyordu, hiç kah-valtı etmeyenler % 1.7, hiç öğle yemeği yemeyenler % 1.1 olup, %49.6'sı (n=177) gece yatarken yemek yemiyordu, (Tablo 3). Öğrencilerin %62.5'i (n=223) süt ve yoğurdu, %56.9'u (n=203) peyniri, %87.4'ü (n=312) ekmeği, % 35.2'si (n=126) reçel-balı, %63.0'ı taze meyveyi her gün tüketiyordu. Öğrencilerin %60.7'si beyaz eti, %47.3'ü kırmızı eti, %35.6'sı yumurtayı, %49.0'ı kuru baklagilleri, %44.5'i tostu, %43.5'i bisküvi ve keki, %42.3'ü cipsi, %33.9'u meyve suyunu, %48.7'si makarnayı haftada 1-2 kez, hambur-geri %34.5'i ayda 1-2 kez tüketiyordu. %29.4' ü hiç hamburger yemiyordu, %40,3'ü hiç kola içmiyordu, (Tablo 4). Yaş ve cinsiyetlere göre ortalama BKİ dağılımı Tablo 5'te gösterilmiştir. Tüm yaş gruplarında cinsiyetler arası BKİ ortalama değerlerinde fark tespit edilemedi (p>0.05). Yaş ve cinsiyete göre zayıf, normal, fazla kilolu ya da obezite durumu Tablo 6'da gösterilmiştir.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 2: Aile ile ilgili özellikler


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 3: Öğrencilerin günlük öğün tüketim durumları


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 4: Öğrencilerin bazı besinleri tüketim sıklığı


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 5: Yaş ve cinsiyetlere göre BKİ dağılımı


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 6: Yaş ve cinsiyete göre obezite durumu

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    Bu araştırmada öğrencilerin %87.2'si kahvaltı, %93.0'ı öğle yemeği, %94.9'u akşam yemeğini her gün muntazam olarak tüketiyordu. Önder ve arkadaşlarının Ankara Gülveren Lisesi öğrencilerinde yaptıkları çalışmada %60.7'sinin düzenli kahvaltı yaptıkları bildirilmiştir 21. 1985 yılında Sagun tarafından Ankara'da lise son sınıf öğrencilerinde yapılan araştırmada kız öğrencilerde sabah kahvaltı yapma sıklığı %58.9 iken erkek öğrencilerde bu sıklık %73.3' e ulaşmaktadır 22. Türkan ve arkadaşlarının meslek lisesi öğrencilerinde yaptıkları çalışmalarında öğrencilerin %23.3'ünün düzenli kahvaltı yapmadıkları bulunmuştur 23. Günün önemli bir öğünü olan kahvaltı fiziksel büyüme ve gelişmenin yanı sıra okul başarısı üzerine de etkilidir. Bizim sonuçlarımız bu araştırmalara göre öğrencilerimizin daha yüksek sıklıkta her gün kahvaltılarını yaptıklarını göstermektedir.

    Bu çalışmada, öğrencilerin annelerinin %32.2'si (n=115) üniversite mezunu, %24.9'u (n=88) lise, %31.7'si (n=113) ilkokul mezunu olup, % 22.4'ü (n=80) memur idi. Babaların % 54.6'sı (n=195) üniversite, %24.7'si lise (n=88) mezunu, %59.9'u (n=214) esnaf ve %30.0'ı (n=107) memur idi. Öğrencilerin anne ve babalarının eğitim düzeyleri 2003 TNSA değerlerinden yüksek bulunmuştur (3'ün 7'si). 2003 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırmasına (TNSA-2003) göre kadınların %61'i, erkeklerin %77'si ilkokul ve altı öğrenim düzeyindedir 24.

    Özellikle çocukluk, gebelik, emziklilik ve yaşlılık dönemlerinde kemik sağlığı açısından çok önemli olan süt ve yoğurt %62.5 sıklıkta her gün tüketilmektedir. Tablo 4 ‘de görüldüğü gibi C vitamini ve demir dışında makro ve mikro besin öğeleri için iyi bir kaynak olan süt içme alışkanlığının, yoğurt, peynir, yumurta, et gibi temel besin maddelerinin tüketimi düşüktür. 1974 Türkiye Ulusal Beslenme Araştırması sonuçlarına göre süt-yoğurt tüketimi kişi başına günlük 78.7g iken, 1984 yılı araştırmasında 69 grama düşmüştür 25-27. Tezcan ve arkadaşlarının Ankara'da bir ilköğretim okulunda yaptıkları çalışmada süt ve süt ürünlerinin öğrencilerin %75.8'i tarafından her gün düzenli olarak tüketildiğini saptamışlardır 28.

    Bizim çalışmamızda en az haftada 1-2 kere ve daha fazla olmak üzere kola tüketimi %40.4, meyve suyu tüketimi %73.4, taze meyve tüketimi %98.6 idi. 1985 yılında Sagun tarafından yapılan Ankara'da lise öğrencilerinde yapılan araştırmada sandviç, simit tüketimi orta sosyo-ekonomik bölgedeki öğrencilerde %78 kola, meyve suyu tüketimi %73 gibi yüksek oranda, meyve tüketimi ise çok daha düşük olarak (%30) bulunmuştur 22. Öğrencilerin besin değeri düşük gıdalardan uzaklaşıp taze sebze, meyve tüketiminin özendirilmesi gerekmektedir. Bizim çalışmamızda en az haftada 1-2 kere ve daha fazla olmak üzere şeker-çikolata tüketimi %88, cips-patates %71.7, kola tüketimi %40.4 idi. Rakıcıoğlu ve arkadaşları çalışmalarında çocukların şeker ve çikolata (%32.8), cips, kraker vb. besinleri (%15.4) ve kolalı içecekleri (%59) tüketim sıklıklarının yüksek olduğu görülmüştür 29.

    Bizim çalışmamızda öğrenciler %13.2 sıklıkta hiç et tüketmediğini, %47.3'ü haftada 1-2 kez tükettiğini, %23.5'i yumurtayı her gün tükettiklerini, %49.0'ı kuru baklagilleri haftada 1-2 kez tükettiklerinin ifade etmişlerdir. Tezcan'ın çalışmasında ise öğrencilerin %11.0'inin hiç et tüketmediği, %36.1'inin ise yalnızca ayda 1-2 kez et tükettiği; her gün tüketmeleri gereken yumurtanın ise öğrencilerin sadece %22.0'si tarafından düzenli olarak tüketildiği tespit edilmiştir. Aynı çalışmada her iki öğrenciden birisinin düzenli olarak meyve ve sebze tükettiği ve %77.8'in haftada en az iki kez kuru baklagil tükettikleri belirtilmiştir 28.

    Öğrencilerde antropometrik ölçümler sonucu yaş ve cinse özel BKİ persentil değerleri hesaplanarak, bireyin zayıf, normal, fazla kilolu ya da obez olup olmadığı tespit edildi. Bu sonuçlara göre 7 yaşındaki erkek ve kız öğrencilerde, 9 yaş kız ve erkeklerde, 10 yaş erkeklerde, 11 ve 12 yaş kızlarda zayıflık yoktu. Fazla kiloluluk sadece 14 yaş kız ve erkeklerde tespit edilmedi, obezite ise sadece 11 yaş erkeklerde yoktu. Zayıflık 14 yaş kızlarda %13.3, fazla kiloluluk 7 yaş erkeklerde %33.3, obezite 10 yaş erkeklerde %20.0 ile en yüksek değerlerde bulundu (Tablo5 ). Lissau ve arkadaşları 15 ülkenin 13 ve 15 yaşlarındaki 29242 çocuğunun BKİ'lerini karşılaştırdıkları çalışmalarında, en yüksek obeziteyi Amerika'da, en düşük obeziteyi ise Litvanya'da saptamışlardır 20. Amerika'da 1988-1994 yılları arasında yapılan Ulusal Sağlık ve Beslenme Araştırması (NHANES) III ‘de 12-19 yaş döneminde obezite prevelansı %10.5 iken, NHANES 1999-2000 da bu oran %15.5'e yükselmiştir 30. Kanada'da 9-12 yaş grubu 2108 çocukta yapılan, BKİ'lerinin National Health and Nutrition Examination II'ye (NHANES II) göre değerlendirildiği çalışmada erkeklerin % 35.2'sinde fazla kiloluluk, %15.1'inde obezite saptanmış olup; bu oranlar kızlar için sırasıyla % 33.0 ve %13.3 olarak bulunmuştur 31. Bu oranlar bizim çalışma-mızdaki bulduğumuz değerler ile uyumlu idi. Ülkemizde ise bu konuda sınırlı sayıda çalışma mevcuttur. Bundak ve arkadaşlarının yaptıkları çalışmada, 18 yaş Türk erkek çocuklar için fazla tartılı olma oranını %25, obezite oranını %4 olarak bildirmişlerdir. 14 yaş Türk kızları için ise fazla tartılı olma oranını % 15, obezite oranını %1 olarak bildirmişlerdir 4. Cinaz ve arkadaşları ise 12600 okul çocuğunu kapsayan geniş bir saha çalışması yaparak BKİ persentil değerlerini çıkartmıştır. Çalışmalarında obezite prevalansını % 7.5, fazla kilolu çocuk prevalansını ise %6.3 olarak saptamışlardır 32. Aslan ve arkadaşları Ankara Eryaman Sağlık Ocağı bölgesindeki lise 2. sınıf kız öğrencilerinde yaptıkları çalışmada PEM oranını %36.0 olarak tespit etmişlerdir 5. Bu sonuçlar bizim çalışmamız ile uyumlu idi.

    Bizim çalışmamızda fazla kilolu olma ve obezite malnütrisyondan fazla bulunmuştur. Bu durum ailelerin sosyo ekonomik yönden iyi olmaları ve öğrencilerin istedikleri zaman gıda maddelerine kolay ulaşabildiği şeklinde yorumlanabilir.

    Bu çalışmanın sonuçlarını özetleyen ve sağlıklı beslenme alışkanlığının önemini, beslenme bozukluklarının yol açabileceği sağlık sorunlarını ve çözümlerini konu alan broşür, vb. hazırlıkların yapılması planlanmış ve okulun idaresi ile iletişime geçilmiştir. Bireylerin yeterli, dengeli ve sağlıklı beslenmesi, doğru beslenme alışkanlıkları kazanması; toplumda obezite, kalp-damar hastalıkları, diyabet, kanser vb. hastalıkların görülme riskinin azalması, protein enerji malnütrisyonu, vitamin-mineral yetersizliklerinin önlenmesi vb. beslenme ile ilgili sağlık sorunlarının en aza indirilmesinde rol oynayan koruyucu etmenlerden biridir. Kemik gelişimi, bilişsel yetenek ve okul performansındaki artış ve ileri yaşlarda görülen bazı hastalıkların önlenmesinde de çocuklukta kazanılan beslenme alışkanlıklarının önemi büyüktür 33,34. Beslenme konusunda yapılan araştırmaların daha yararlı olabilmesi için beslenme durumunu ortaya koyan kriterlerin yaş gruplarına uygun seçilmesi, sonuçların dikkatle yorumlanması ve doğru müdahale programlarının sağlık ve eğitim hizmetlerinin bütüncül yaklaşımı içinde yürütülmesi gerekmektedir 3,34. Çocuklukta kazandırılan sağlıklı beslenme alışkanlıklarının pekiştirilmesinde okul ortamı büyük önem taşımaktadır. Öğrencilerinin beslenme durum ve alışkanlıklarını saptamaya yönelik yapılmış olan bu çalışma ileride yapılması planlanan benzer çalışmalara veri tabanı oluşturmak açısından önemlidir.

    TEŞEKKÜR
    Çalışmamızın yürütülmesinde desteklerini gördüğümüz Konya İl Milli Eğitim Müdürüne, Abdullah Aymaz İlköğretim Okulu Müdürü, rehberlik öğretmeni ve sınıf öğretmenlerine teşekkürlerimizi bildiririz.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Türkiye'ye Özgü Beslenme Rehberi. Ankara 2004. http://www.saglik.gov.tr/TSHGM/ Erişim tarihi: 10.07. 2007.

    2) Neyzi O, Ertuğrul T. Pediatri Cilt 1. 3. Baskı, İstanbul: Nobel Tıp Kitabevleri 2002: 210-220.

    3) Pekcan G. Türkiye'de beslenme sorunları ve boyutları, besin ve beslenme politikalarının önemi. Ekim 2001, Ankara. http://www.undp.un.org.tr/who/nutrition/ Erişim tarihi:5.12.2007

    4) Bundak R, Furman A, Gunoz H, Darendeliler F, Bas F, Neyzi O. Body mass index references for Turkish children. Acta Paediatrica. 2006; 95:194-198.

    5) Aslan D, Gürtan E, Hacım A, Karaca N, Şenol E, Yıldırım E. Ankara'da Eryaman Sağlık Ocağı Bölgesi'nde Bir Lisenin İkinci Sınıfında Okuyan Kız Öğrencilerin Beslenme Durumlarının ve Bazı Antropometrik Ölçümlerinin Değerlendirmeleri. C. Ü. Tıp Fakültesi Dergisi 2003; 25:55-62.

    6) Özmen D, Çelikkaya AÇ, Ergin D, Şen N, Erbay PD. Lise Öğrencilerinin Yeme Alışkanlıkları ve Beden Ağırlığını Denetleme Davranışları. TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni 2007; 6:98-105.

    7) Vançelik S, Önal SG, Güraksın A, Beyhun E. Üniversite Öğrencilerinin Beslenme Bilgi ve Alışkanlıkları ile İlişkili Faktörler. TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni 2007; 6:242-248.

    8) Tezcan S, Ertan AE, Aslan D. Beş Yaş Altı Çocuklarda Malnütrisyon Durumunun Değerlendirilmesi. Türkiye Klinikleri Tıp Bilimleri 2003; 23:420-429.

    9) Vançelik S, Önal SG, Güraksın A. Atatürk Üniversitesi Öğrencilerinde Beden Ağırlığı Durumu Ve İlişkili Bazı Faktörler. TAF Preventive Medicine Bulletin 2006; 5:72-82.

    10) Çivi S, Koruk İ. Konya İli Hasanköy Sağlık Ocağı Bölgesindeki İlköğretim Okulu 1. Sınıf Öğrencilerinin Genel Sağlık Düzeyi. Türk Hijyen Deneysel Biyoloji Dergisi 2003; 60:87-94.

    11) Hatipoglu N, Ozturk A, Mazicioglu MM, Kurtoglu S, Seyhan S, Lokoglu F. Waist circumference percentiles for 7- to 17-year-old Turkish children and adolescents. Eur J Pediatr 2007 [Epub ahead of print]

    12) DİE 2000 www.die.gov.tr/nufussayimi/ Erişim tarihi: 10.12.2007

    13) Pekcan G. Adölesan Döneminde Beslenme, Klinik Çocuk Forumu 2004; 4: 38-47.

    14) Dudek S.G. Nutrition Handbook for Nursing Practice, Sec. Edition, J. B. Lippincott Company. Philadelphia 1993; 267-323.

    15) Sağlam F. Hızlı Hazır Yemek Sistemi (Fast Food) Üzerindeki Bir Çalışma. Beslenme ve Diyet Dergisi 1991; 20:187-197.

    16) Ünver B. Yemek Yeme Sıklığının Sindirim Sistemi ve Metabolizmaya Etkisi, Beslenme ve Diyet Dergisi 1975; 4:2.

    17) Cole TJ, Bellizzi MC, Dietz WH. Establishing a standard definition for child overweight and obesity worldwide: international survey. BMJ 2000; 320:1240-1243.

    18) Giampietro O, Virgone E, Carneglia L, Griesi E, Calvi D, Matteucci E. Anthropometric indices of school children and familiar risk factors. Preventive Medicine 2002; 35:492-498.

    19) Savva SC, Tornaritis M, Savva ME, et al. Waist circumference and waist-to-height ratio are better predictors of cardiovascular disease risk factors in children than body mass index. International Journal of Obesity and Related Metabolic Disorders 2000; 24:1453-1458.

    20) Lissau I, Overpeck MD, Ruan WJ, et al. Body mass index and overweight in adolescents in 13 European countries, Israel, and the United States. Arch Pediatr Adolesc Med 2004; 158:27-33.

    21) Önder F.O, Kurdoğlu M, Oğuz G et al. Gülveren Lisesi Son Sınıf Öğrencilerinin Bazı Beslenme Alışkanlıklarının Saptanması ve Bunun Malnütrüsyon Prevelansı ile Olan İlişkisi. Hacettepe Toplum Hekimliği Bülteni 2000:21 .http://www.thb.hacettepe.edu.tr/2000/20001.shtml#1 Erişim tarihi: 5.12.2007

    22) Sagun P. Farklı Sosyokültürel Çevrelerdeki Lise Son Sınıf Öğrencilerinin Beslenme Bilgi ve Alışkanlıklarının Ölçülmesi, Uzmanlık Tezi, Ankara: Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 1987.

    23) Turan T, Ceylan SS, Çetinkaya B, Altundağ S. Meslek lisesi öğrencilerinin obesite durumlarının ve beslenme alışkanlıklarının incelenmesi. www.millipediatri.org.tr/bildiriler/HP-17.htm/ Erişim tarihi: 5.12.2007.

    24) Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması (TNSA) 2003. Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü, Ankara (2004). http://www.hips.hacettepe.edu.tr/tnsa2003/analizrapor.htm Erişim tarihi: 11.12.2007.

    25) Tönük B, Gültük H, Güneyli U, ve ark. Gıda Tüketimi ve Beslenme Araştırması, Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlı-ğı/UNICEF, Ankara, 1987.

    26) Baysal A. Beslenme. 10.baskı. Ankara, Hatiboğlu Yayınları, Bölüm II Besinler, Süt. 2004:268-275.

    27) Köksal O. Türkiye 1974 Beslenme-Sağlık ve Gıda Tüketimi Araştırması, Ankara, 1977.

    28) Tezcan S, Aslan D, Esin A, ve ark. Ankara\'da Bir İlköğretim Okulunda 6. 7. ve 8. Sınıf Öğrencilerinin Beslenme Alışkanlıklarının ve Durumunun Saptanması Araştırması. http://www.dicle.edu.tr/~halks/m8.5.htm/ Erişim tarihi:10.12.2007

    29) Rakıcıoğlu N, Karabudak E, Kazanç M, Yücecan S, 10-18 Yaş Grubu Çocukların Besin Tüketim Düzeyleri ve Beslenme Alışkanlıklarının Saptanmasına Yönelik Bir Çalışma, Ankara, 2000.

    30) Prevalence of overweight among children and adolescents: United States, 1999-2000. Centers for Disease Control and Prevention, National Center for Health Statistics. http://www.cdc.gov/nchs/products/pubs/pubd/hestats/overwght9 9.htm Erişim tarihi: 5.3.2007.

    31) O'Loughlin J, Paradis G, Renaud L, Meshefedjian G, Donald G K. Prevalence and correlates of overweight among elementary schoolchildren in multiethnic, Low Income, Inner-City Neigbourhoods in Montreal, Canada. Annals of Epidemiol 1998; 8:422-432.

    32) Cinaz P, Bideci A. Obezite. In: Günöz H, Öcal G, Yordam N, Kurtoğlu S.(eds). Pediatrik Endokrinoloji.1.Basım. Pediatrik Endokrinoloji ve Oksoloji Derneği Yayınları:1, 2003:487 505.

    33) Baysal A. Beslenme. 10.baskı. Ankara, Hatiboğlu Yayınları, Bölüm II Besinler, Süt. 2004:268-275.

    34) Oktar I, Şanlıer N. İlköğretim okullarında Uygulanan Beslenme Programları ve Öğrencilerin Beslenme Davranışları ile İl-gili Öğretmen ve Yöneticilerin Görüşleri, Mesleki Eğitim Dergisi 1999; 1:55-63.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]