Bu sistematik derleme, acil serviste çalışan hemşirelerin maruz kaldıkları şiddetin türleri, oranları, nedenleri, uygulayan kişinin özelliklerini, şiddetin rapor edilmeme nedenlerini, şiddetin hemşireler üzerinde yarattığı etki ile şiddet sonrası hemşirelerin tutum ve davranışlarını ele almaktadır. Hemşirelerin maruz kaldıkları şiddete yönelik yapılan çalışmaların çok farklı örneklem büyüklüklerinde ve gruplarda gerçekleştirildiği görülmektedir
11-22. Bu derleme; Türkiye, Ürdün, İran, İsviçre, İtalya, Nijerya, Güney Kıbrıs ve Pakistan ülkelerindeki çalışmaları içermektedir. İnceleme sonunda sağlık çalışanlarının yarıdan fazlasının şiddete maruz kaldığı ve en fazla sözel şiddetle karşılaşıldığı görülmüştür. Bu veriler dünyanın diğer ülkelerinde yapılan çalışma sonuçları ile benzerlik göstermektedir. Chen et al.
23 aktarıldığına göre; İngiltere, Hong Kong ve Çin’de gerçekleştirilen çalışmalarda fiziksel şiddet oranlarının ortalama %5.3-21.0, sözel şiddet oranlarının ise %43.0-73.0 olduğu bildirilmiştir. Türkiye’de sağlık personellerine yönelik şiddetin incelendiği farklı gruplarla yapılan çalışmalarda da hemşirelerin daha çok sözel şiddete maruz kaldığı belirlenmiştir
24-26.
Yayınlar, sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin uluslararası boyutlarda ve önemli bir sorun olduğunu göstermektedir 11, 15-21, 23, 27-31. Ayrıca incelediğimiz çalışmalarda, büyük şehirlerde şiddet oranlarının daha yüksek olduğu görülmektedir 12, 13.
Türkiye, Ürdün, İran ve Pakistan’da yapılan çalışmalarda hem sözel hem de fiziksel şiddet türlerinin çoğunlukla hasta yakınları tarafından gerçekleştirildiği görülmektedir 12, 13, 15, 16. Yapılan diğer çalışmalarda ise hastaların, hasta yakınlarından daha fazla şiddet uyguladığı belirtilmektedir 27-31. Ülkemizde yapılan çalışmada da hemşirelerin % 89.9 oranında hasta yakınları tarafından sözel şiddete maruz kaldıkları bulunmuştur 24. Bu durum kültürel farklılıklardan kaynaklanabilir. Türkiye gibi doğu kültürüne sahip ülkelerde hasta yakınlarının sürekli hastanede bulunmaları ve bakım işlemlerine katılmaları, bu sonucun nedeni olabilir.
İncelenen çalışmalarda, sağlık çalışanlarının çok azının şiddeti bildirdiği/raporladığı sonucuna ulaşılmıştır. Isparta ve Burdur illerinde yapılan bir çalışmada sağlık çalışanlarının %66’sı yaşadığı şiddeti bildirmemiştir 32. Şiddet sonrası bildirim yapılmamasının nedenlerine yönelik olarak ülkemizde yapılan bir çalışmada, acil serviste hizmet veren hemşirelerin %42.1’inin şiddet sonrasında uygulanacak prosedürü bilmediği saptanmıştır 33. Çamcı ve Kutlu’nun 24 yaptıkları çalışmada hemşirelerin, gereksiz bulma (%73.8) negatif sonuçlarından korkma (%51.3) ve mesleğinin bir parçası olarak görme (%12.5) nedenleri ile şiddeti rapor etmedikleri bulunmuştur. Ayrıca şiddetin bildirilmemesinin bir başka nedeni, özellikle ülkemizde sağlık çalışanlarının haklarını savunacak yeterli ve etkili yasal düzenlemelerin bulunmamasıdır 6. Şiddet sonrası hemşirelerin tutum ve davranışları değerlendirildiğinde, hemşirelerin sıklıkla şiddeti görmezden geldikleri ve hastalarına bakmaya devam ettikleri görülmektedir 11, 13, 14. Hemşirelerin hasta bakımını aksatmamalarının nedenini uluslararası mesleki etik ilke ve sorumluluklarına bağlayabiliriz 11.
Şiddet nedenlerinin uluslararası çalışmalarda benzerlik gösterdiği saptanmıştır. En yüksek oranlarda bildirilen şiddet nedenleri; hastaların tavırlarının kötü olması, bekleme süresinin uzun olması ve alkol ve madde kullanımıdır 17. Hahn ve ark. 27 şiddetin en yaygın nedeninin organizasyon ile ilgili sorunların (bekleme süresinin uzun olması, hasta ve hasta yakınlarının karşılanamayacak isteklerde bulunması ve servis kuralları v.b.) olduğunu vurgulamaktadır. Ülkemizde de acil servislerde bekleme süresinin uzun olmasının şiddet oranlarını önemli ölçüde etkilediği görülmektedir 24, 34.
Veyzridis ve ark. 17 yaptığı çalışmada; hemşirelerin şiddet sonrası sıklıkla kızgınlık, hayal kırıklığı, stres, korku, aşağılanma ve öfke duyguları yaşadıkları saptanmıştır. Türkiye’de Şahin ve ark. 11 yaptığı bir çalışmada da hemşirelerin %57.4’ünün moral bozukluğu, %45.9’unun stres yaşadığı, %47.1’inin verimliliğinin azaldığı, %10.3’ünün ise işten ayrılmayı düşündüğü belirlenmiştir. Şiddete maruz kalan hemşirelerin fiziksel, ruhsal ve sosyal açıdan olumsuz etkilendiği, iş veriminin azaldığı ve iş kaybına neden olduğu görülmektedir.
Sınırlılıklar
Bu sistematik derleme 12 çalışma ile sınırlıdır. Araştırmaların hepsi kişilerin geçmiş deneyimlerine dayalı anket çalışması olup, saldırı bildirimi raporuna dayanmamaktadır. Bu nedenle bireylerin geçmiş deneyimleri konusunda önyargılı davranabilecekleri göz önünde bulundurulmalıdır.