Karpal tünel sendromu en sık görülen periferik tuzak nöropati olması nedeniyle cerrahisi sık olarak yapılmaktadır
1. İlk kez Herbert Galloway tarafından karpal tünel gevşetmesi ile ilgili teknik tanımlanmıştır
6. Karpal tünel sendromu cerrahisinde altın standartın açık karpal tünel gevşetmesi görüşü hakimdir
7. Bu yöntemle genelde başarılı sonuçlar elde edilmekle birlikte pilar ağrısı, skar hassasiyeti, fleksör tendonlarda gerginlik, enfeksiyon oranlarında artış, elde güçsüzlük ve günlük aktivitelere dönüşte gecikme gibi dezavantajları olduğu görülmüştür
8. Bu komplikasyonlardan dolayı endoskopik karpal tünel gevşetme teknikleri 1990’lı yıllardan itibaren ilgi görmeye başlamıştır. Bu yöntemin avantajları postoperatif dönemde daha az ağrı, daha az skar dokusu, el bileği gücünün erken kazanılarak işe dönüşün hızlanması olarak sıralanabilir (9-12). Ancak endoskopik tekniklerde görülen median ve unlar sinir kesisi, fleksör tendon yaralanmaları gibi komplikasyonlarla birlikte, ekipman gereksinimi ve öğrenme eğrisinin uzun olması gibi problemler mevcuttur
13. Standart açık tekniğe ve endoskopik tekniğe alternatif olarak Bromley’in
14 mini açık tekniği, Wilson’un
15 çift insizyon tekniği ve Lee ve ark.
16 mini palmar kesi tekniği gibi daha az yumuşak doku hasarı yapan teknikler tanımlanmıştır. Bu tekniklerle daha hızlı iyileşme ve daha az komplikasyon oranları bildirilmiştir
17. Açık ve endoskopik tekniklerdeki komplikasyonları en aza indirmek için bizde olgularımıza son yıllarda literatürde yer alan
7,8,18-20 ve klinik uygulamada gittikçe yaygınlaşan bir cerrahi tekniği uyguladık. Bu teknikte ışıklı karpal tünel bıçağı kullanıldı ve minimal palmar insizyonla median sinir gevşetildi. Avcı ve ark.
7 yaptıkları bir çalışmada 25 hastanın 31 bileğine ışıklı karpal tünel bıçağı kullanarak karpal tünel gevşetme ameliyatı yapılmışlardır. Bu çalışmada ortalama ameliyat süresi 11 dk olarak belirtilmiş ve majör komplikasyon bildirilmemiştir. Hastalar ortalama 3 günde kişisel bakımları için ellerini kullanabilmişler ve ortalama 23 günde ise iş hayatına dönebilmişlerdir. Son kontrollerinde ise hastaların tamamının sonuçtan memnun olduğu tespit edilmiştir. Bhattacharya ve ark.
8 ise yaptıkları çalışmada ışıklı karpal tünel bıçağı ile standart açık yöntemle yapılan karpal tünel gevşetme ameliyatlarının sonuçlarını karşılaştırmışlar ve her iki yöntemin klinik ve fonksiyonel sonuçları arasında fark bulamamışlardır. Çalışmamızdan elde ettiğimiz klinik sonuçlar literatür ile uyumluydu.
Sonuç olarak çalışmamızdaki kısa dönem sonuçlar bize ışıklı karpal tünel bıçağı ile median sinir gevşetme ameliyatlarının etkili bir cerrahi yöntem olduğunu göstermektedir. Bununla birlikte teknikte kullanılan özel bıçağın getireceği ek maddi yük ile sağladığı avantajların karşılaştırılacağı daha geniş vaka serilerinde yapılacak çalışmalara ihtiyaç olduğu kanaatindeyiz.